Dünya genelinde barış ve insan hakları adına bir araya gelmiş bir sivil toplum kuruluşu olarak, derin bir sorumluluk ve özveriyle hareket ediyoruz. Savaşın yıkıcı etkileri karşısında duyduğumuz endişe ve insanlık onuruna duyduğumuz saygıyla dolu bir kalp ile sizlere sesleniyoruz.
Savaş, insanlık tarihinde birçok trajediyi beraberinde getirmiş ve toplumları derinden etkilemiştir. Biz, barışın ve diyalogun gücüne inanıyoruz. Savaşın, masum insanların hayatlarını ve yaşam alanlarını nasıl yok ettiğini göz önünde bulundurarak, birbirimizle daha fazla işbirliği yapma ve anlayışı artırma zamanının geldiğine inanıyoruz.
Bu çerçevede, savaş karşıtı bir duruşun temel ilkelerini vurgulamak istiyoruz:
1. Barışa İnancımız: Barış, sürdürülebilir kalkınmanın temel taşıdır. Savaş yerine diyalog ve müzakere ile sorunların çözülmesi gerektiğine olan inancımızı yineleyerek, ülkeler arasında dostane ilişkiler kurma ve sürdürme çağrısında bulunuyoruz.
2. İnsan Hakları ve Sivil Toplum: Savaş sırasında sivil halk en çok etkilenen gruptur. Savaşın, temel insan haklarına ve sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerine zarar verdiğini kabul ediyoruz. Bu nedenle, insan haklarına saygı ve sivil toplumun güçlendirilmesi için çaba sarf etme konusundaki kararlılığımızı ifade ediyoruz.
3. Eğitim ve Bilinçlendirme:
1. Hoşgörü ve Anlayış: Eğitim, farklı kültürleri, inançları ve yaşam tarzlarını anlama ve değerlendirme yeteneğini geliştirir. Bu, hoşgörü ve anlayışın artmasına katkı sağlar. İnsanlar arasındaki önyargıların azalması, barışın temelini oluşturur.
2. Çatışma Çözme Becerileri: Eğitim, bireylere çatışma çözme, müzakere ve diyalog kurma becerileri kazandırır. Bu beceriler, toplumlarda oluşabilecek çatışmaların şiddet yerine daha barışçıl yollarla çözülmesine olanak tanır.
3. Toplumsal Katılım ve İnsan Hakları Bilinci: Eğitim, bireylerin toplumsal konularda daha bilinçli olmalarını sağlar. İnsan haklarına saygı, adil yönetim ve demokratik değerlere duyarlılık, barışçıl toplumların oluşumunda önemli rol oynar.
4. Ekonomik Kalkınma: Eğitim, bireylerin daha yüksek beceri ve yeteneklere sahip olmalarını sağlar. Bu da ekonomik kalkınmayı destekler. İnsanların eğitim düzeyi arttıkça, iş fırsatlarına erişimleri artar ve ekonomik güç dengeleri daha adil bir şekilde dağılır.
5. Kültürlerarası İletişim: Eğitim, kültürlerarası iletişim becerilerini geliştirir. Bu, farklı toplumlar arasında daha etkili iletişim kurulmasına ve kültürler arası anlayışın artmasına olanak tanır. İletişim eksikliği, çoğu zaman çatışmalara zemin hazırlar.
6. Sosyal Uyum ve Dayanışma: Eğitim, bireyleri sosyal olarak uyumlu hale getirir ve toplumsal dayanışmayı güçlendirir. Eğitimli bireyler, toplumlarına daha fazla katkıda bulunma eğilimindedir ve bu da barışın sürdürülebilir olmasına yardımcı olur.Kısaca barışa giden yolda eğitim ve bilinçlendirme önemli bir rol oynar. Toplumlar arasında karşılıklı anlayışın ve hoşgörünün artırılması için eğitim projelerine destek vermeye devam edeceğiz.
4. Silahsızlanma ve Güven İnşası: Silahlanma yarışı, savaş tehdidini artırabilir. Silahsızlanma çabalarını destekleyerek, uluslararası ilişkilerde güven inşasına katkıda bulunmayı hedefliyoruz.
5. Mültecilere Destek: Savaşın mağdurları arasında yer alan mültecilere yardım ve destek sağlamak, insanlık değerlerine bağlılığımızın bir yansımasıdır. Mültecilere yönelik insani yardım faaliyetlerine katkıda bulunma taahhüdümüzü yineliyoruz.
Bu bildiri, savaş karşıtı duruşumuzun bir ifadesidir. Barış ve insan hakları temelinde inşa edilen bir dünya için birlikte çalışma çağrısında bulunuyoruz. Sizleri, bu çabaya katılmaya ve birlikte daha iyi bir gelecek inşa etmeye davet ediyoruz. Çünkü inanıyoruz ki, barış birlikte çalıştığımızda mümkün olacaktır.