Yarın çocukluğumu geçirdiğim köye geri gideceğim. Bunun için çok heyecanlıyım, acaba ne kadar değişmiştir. Eskisi gibi top, misket, sek sek gibi oyunlar oynanıyor mudur? Yeni lüks binalar yapılmış mıdır? Bu sorular kafamda dolanırken uyumaya çalışıyorum. Aklında bir düşünce varken uyumak çok zor. Zar zor uyuyabildim. İşte o gün gelmişti o çocukluğumun geçtiği köye gidiyordum. Sabah uyanıp dişimi fırçaladım, yüzümü yıkadım ve hemen yola çıktım. Çok heyecanlıydım. Yaklaşık 2 saat gibi bir yol gittim ve sonunda geldim. İlk fark ettiğim o temiz köy, doğa kokusu. Uzun süre o pis şehrin kokusunu soluduktan sonra bu çok iyi gelmişti. Hemen benim eskiden yaşadığım, çocukluğumun geçtiği eve doğru yol aldım. Yolda çocukluğumda da olan bakkalı gördüm. En son oranın sahibi Mehmet Ağabey’di. Acaba hâlâ o bakkalda çalışıyor muydu? Hemen bakkala girdim. Mehmet Ağabey dükkanın köşesinde bulunan sandalyede oturuyor ve dükkanla ilgilenen benim çocukluk arkadaşım Ali’ydi. Onlara selam verdikten sonra dükkandan çıkıp yaşadığımız eski eve gittim. Kapıyı çaldım ve kapıyı eskiden karşımızda oturan Ela Teyze açtı. Beni gördüğüne çok sevindi. İçeride biraz konuştuktan sonra ayrıldım ve diğer çocukluk arkadaşlarımı bulup onlarla biraz muhabbet ettik, sonunda saat geç olurken bende köyden ayrılmak için arabama giderken gördüğüm her kesle vedalaştım ve arabaya binip gittim.
Köye Geri Dönüş
(Visited 8 times, 1 visits today)