İçinde yaşadığımız ortama “çevre” denir. Tüm canlılar yaşamlarını sürdürebilmek için temiz çevreye ihtiyaç duyarlar. Temiz hava, temiz su, temiz besin, vb. İnsanların çevrelerine zarar vermesi, tüm canlılara ama en çok da kendisine zarar verir. Çevrenin insanlar tarafından bozulmasına “çevre kirliliği” denir. Çevre kirliliğinin en önemli nedenlerinden biri çöp sorunudur. Bir insanın bir yıl boyunca çöpe attıklarının ağırlığı, kendi ağırlığının yaklaşık 7 katıdır. Ülkemizde ise her yıl 5 milyon kamyon çöp atıyoruz. Toplanan çöpler ya gömülmek ya da yakılmak üzere özel tesislere götürülüyor. Bu gömme ve yakılma işlemleri de aslında çevreyle tamamen dost değil ve iki yöntem de çevreye zarar vermekte. Oysa çöplerin önemli bir bölümü; cam şişeler, kağıt ve kartonlar, plastik kaplar, metal kutular, ahşap nesneler geri dönüştürülebilir.
Atıklardan yeni bir ürün yapılması işlemine “geri dönüşüm” denir. Her türlü metal eritilebilir ve yeniden kullanılabilir. Bazı metal kutular otomobil ve uçak parçalarında yeniden kullanılır. Kullanılmış cam eşyalar, yıkanır, ezilir, parçalanır, eritilir ve yeniden cam eşya şekline sokulabilir. Kağıt ve karton defalarca geri dönüştürülebilir. Her defasında kağıt ve kartondan başka bir ürün haline gelebilir. Geri dönüştürülmüş büyük bir top kağıttan 80.000 rulo tuvalet kağıdı yapılabilir. Plastik malzemeler, geri dönüştürülüp tekrar plastik malzeme elde edilebileceği gibi, giysi yapımında kullanılan polar kumaşa dahi dönüştürülebilir. 26 plastik şişenin geri dönüştürülmesi bütün bir kayak kıyafeti için yeterlidir.
Geri dönüştürerek doğal kaynaklarımızı tüketmeden yeni ürünler elde edebiliriz. Böylece enerji tasarrufu sağlar, ülkemizin gelişimine katkıda bulunabiliriz. Örneğin 1 ton kağıdın geri dönüştürülmesiyle 17 ağacın kesilmesi önlenebilir. Her ton dönüşen cam için ise 100 litre petrol tasarrufu sağlanır. Bizler ise, öncelikle ambalaj atıklarını geri dönüşüm kutularına atarak, geri dönüşümün en önemli adımını yerine getirebiliriz.