Cumhuriyet bağımsızlık ve hürriyetin temelidir. Bir ülkenin yaşama sevincidir cumhuriyet. Bağımsızlık olmadan cumhuriyetin, cumhuriyet olmadan bağımsızlığın hiçbir şey ifade ettiği yoktur. Hem bağımsızlık hem de cumhuriyet asla kolaylıkla kazanılmadı bu topraklarda. Kahraman milletimizin her bir vatandaşı bunun için inanılmaz bir gayret gösterdi ve çok çalıştı. Atatürk ve cephede beraber savaştığı silah arkadaşları en başta olmak üzere herkes bu vatan için varını yokunu feda etti.
Bağımsızlığımızı tekrar kazanmak ve işgalci devletlerin elinden kurtulmak gerçekten çok zor olmuştu ama Kurtuluş Savaşı’nın en başından beri hedeflenen bu plan sonunda başarılmıştı. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün öğrencilik yıllarından bu yana hayal ettiği, hatta katıldığı on bir savaş boyunca kendi içinde özenle büyüttüğü bir düşüncesi vardı. İşte sıra Ata’mızın tek ve en büyük hedefi hâline gelen cumhuriyeti yani egemenliğin halkta olduğu bu adil yönetim sistemini ilan etmekti. On binlerce kişi genç, yaşlı çocuk demeden kahramanca düşman karşısında savaşıp şehit düşmüştü ama padişahlık sisteminin geri dönmesi demek bu cennet vatanın, güzel Anadolu’nun, tekrar açgözlü işgalci devletlerin eline düşmesi anlamına geliyordu. Ata’mız cumhuriyeti ilan ederek bu kötü ihtimallerin tamamını yok etti ve halkın kendi kendini yönetmesini sağlayarak adil bir yönetim sistemi oluşturdu.
Bu milletin Kurtuluş Savaşı’nı kazanıp bağımsızlığını elde etmesi çok zor olmuştu, bunun kolay olduğu asla söylenemezdi. Ama Atatürk biliyordu ki cumhuriyet ilan edilmeden bu bağımsızlığın bir önemi yoktu. Ata’mız her bir şehidin kanının yerde kalmaması için en adil yönetim sistemi olan cumhuriyeti ilan etti. Biz ise cumhuriyetimizi sonsuza kadar koruyacağız.
