100 Yıllık Bir Devlet ve Atatürk

Bugün cumhuriyetin kuruluşunun yüzüncü yıl dönümüdür. Bir asır önce bugün, Atatürk sayesinde tamamen yerle bir olmuş, harap halde olan bir devlet, küllerinden yeniden doğdu ve yepyeni bir ülke, sistem ve en önemlisi laiklik benimsenerek bir devlet kuruldu.
Bu devletin kurulması için binlerce, yüzbinlerce insan şehit düştü. Eğer o insanlar can vermeseydi, şu an Türkiye adında bir devlet kurulmazdı, biz yaşıyor olmazdık ve en mühimi “Türk” diye bir kavram kullanılmazdı.
Türkiye kurulduktan sonra barışçıl bir politika izlemiştir. Bunu Atatürk’ün söylediği şu sözden anlayabiliriz: “Yurtta sulh, cihanda sulh”. Bu barışçıl politika sayesinde 2. Dünya Savaşı ve Vietnam Savaşı dahil olmak üzere birçok yıkıcı savaşta Türkiye, yer almamıştır.
Atatürk, devleti modernleştirip güçlendirmeye çaba sarf etmiştir ve ülke için en uygun yönetim şeklinin cumhuriyet olduğuna karar kılmıştır. Atatürk’ün cumhuriyet yönetim biçimini seçmesinin en önemli nedeni, Osmanlı Devleti’nin kullandığı monarşinin artık gücünü kaybetmesi ve Atatürk’ün eşitlikçi, çağdaş, adalet ve hukuk gibi kavramlara sahip bir devlet kurmak istemesidir.
Türkiye kurulduktan sonra Türkiye’nin kurulmasını anlatan İstiklal Marşı yazılmıştır. Bu marşın yazarı Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı hakkında şunları söylemiştir: “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.” Bu söz İstiklal Marşı’nın ne kadar derin olduğunu ve özgürlüğün önemini gösterir.
Cumhuriyetin 100. yıl dönümü kutlu olsun! Bu vatan bir asır ayakta kaldı ve en az bir asır daha ayakta kalacaktır!

(Visited 11 times, 1 visits today)