Her sene tüm ailenin bir araya geldiği sadece bir akşam yemeği olur. Bu yemek herkesin beğendiği küçük ve sakin bir yerde olur. Fakat bu akşam yemeklerinde bir olay olmazsa olmaz. Artık resmen bir gelenek gibi akşam yemeklerinde olacak olayları düşünürüz, teoriler ortaya atarız. Kimin kiminle kavgalı olduğunu düşünür oralardan bir olay çıkacak mı diye dikkatlice inceleriz.
Herkesin geleceği akşam yemeği çok yakındı. Bu döenmlerde herkes daha mutlu olurdu, yaz ayları olmasının da etkisi vardı tabii. Bu sene öyle çok büyük bi olay beklemiyorduk. Geçen sene yaşananlardan sonra uzun bi süre etraf sakin durur diye düşünüyorduk.
Geçen seneki yemekte dayım ve halam koca bir kavga etmiş ve ertesi gün boşanmışlardı. Neden kavga ettiklerini asla bize söylemedediler, ne zaman konusu açılsa hemen bir yolunu bulup konuyu değiştirdiler. Halamı zaten ondan sonra çok görmedik. Çoğu iletişimi kesmişti arada sadece birkaç kez arayıp hal hatır soruyorduk.
Bu seneki yemekte herkes vardı, halam hariç. Dayım burda olduğu süre boyunca gelmeyeceğini söyledi. Yemek bunun dışında sorunsuz ilerliyordu. Yemek yediğimiz yer küçük bi mekandı ama kocaman bir bahçesi vardı. Biz çocuklar yemeğimizi yer yemez hemen dışarı çıkıp oynamaya başladık. Oyun oynarken arada içeri bakıp yemeğimizin gelip gelmediğini kontrol ettiyorduk. Pencereden baktığımda bütün aile sofranın etrafında oturmuş, bir taraftan yemek yiyor, bir taraftan konuşuyorlardı. Birden dayım ayağa kalktı. Kapıda halam duruyordu, kucağında yeni doğmuş bir çocuk. Bunu görür görmez hepimiz pencereye yapıştık. O çocuk dayımın mıydı? Yoksa yeni bir kocası mı vardı? İçeride oturanlar da aynı şeyi düşünüyor gibi bir dayıma bir halama bir de bebeğe bakıyorlardı. İçeride uzun bir sessizlik olduktan sonra dayım yavaşça halamla bebeğe doğru ilerledi. Bağırıp çağıracak, bu bebeğin kimden mi olduğunu soracaktı yoksa bebek onun muydu? Bu sorunun cevabını öğrenmek için hepimiz sessizliğe bürünmüş bekliyorduk. Dayım bir anda bebeği kucağına aldı, arkasını döndüğünde yüzündeki gülümseme benzersizdi. Bebeğe iyice sarıldı ve “Aile yemeğinde herkes olmalıydı değil mi? Bu minik olmasa olmazdı.” Dedi. Hepimiz rahatlamıştık. Tek tek içeri koştuk. Yarımız halama ve dayıma sarıldık, yarımız bebeğe sarıldı. Bu tüm aile yemekleri boyunca aldığımız en iyi haberdi. Halam ve dayım tekrar evleneceklerini de açıkladılar.
“Peki geçen seneki kavganız ne içindi?” diye sordu biri. “Ben o sıra zaten hamileydim. O gün bir olay olmayınca biz de dedik ki bir olay yaratalım. Gelecek sene güzel haberi veririz dedik.”, “Boşanmadınız mı?”, “Kim bir günde boşanabilir ki?” dedi dayım. O gün tüm yemeklerin en güzeliydi hepimiz uzun zaman sonra topluca bu kadar eğlenmiştik.