Faruk Nafiz Çamlıbel’in Atatürk’e ithafen yazdığı birkaç dize 19 mayıs gibi bir özel günde Atatürk’ün ne kadar iyi,ileri görüşlü,ülkesine sanat,spor,bilim ve daha birçok alanda özelliklerkatan bir lider olduğunu bir kez daha hatırlatmıştı.Bu dizeler;
’’O günlerde bir ünlü ayak bastı Samsun’a,
Yürüdü etrafında ümitler suna suna.
Bu,ateşler içinde geçip gelmiş bir erdi,
Göğsünde toplanmıştı milyonla Türk’ün derdi,
Bu milyonla dert ona veriyordu başka hız,
Yürüdü arkasında genç,ihtiyar,kadın,kız.’’
Bu dizeler Atatürk’ün türklerin en umutsuz zamanında,bir güneş gibi doğup halkı ümitlendirmesini,halkın ümitlarını filizlendirdiğini ve Atatürk’e bu savaşta milyonlarca kişinin,yaşlı,genç fark etmeksizin Atatürk’ü destekleyip onun arkasında durmasını anlatıyor.Bu bize şunu hatırlatıyor ki,en ümitsiz zamanlarda bile,bir kişinin ümitli olması bile birçok şeyi değiştirebilir.
Bu dizelerin bende uyandırdığı duygular,umudun en ümitsiz zamanlarda bile var olabildiğini,ümitsiliğe kapılamak yerine kalan ümitdime tutunmak gerektiğin ve ümidimizi yütürmememiz gerektiğini anlatıyor.Aynı zamanda tek bir kişinin bile büyük bir etkisi olabileceğini,zor zamanlarda birçok insanın kol kola gelip değişiklikler yapabileceğini anlatıyor.Aynı şeye inanan insanların bir araya gelip baştan yeni bir ülke kurabileceğini anlatıyor.Bu dizeleri düşünürken aklıma o zaman ki türklerin ne kadar zorluk çektiği ve ümitsizliğe kapıldıklarına üzülüyor,aynı zamanda da türk halkının ümidini yitirmeyip Atatürk’ün arkasında durmasını ve şuan ki ülkemizin temellerini attıkları için seviniyor ve onların yürüdüğü topraklarda yaşamaktan onur duyuyorum.Böyle insanların Türk tarihine kattığı her şeye minnet duyuyorum.İyi ki böyle bir ülkede doğmuş ve iyi ki böyle insanların bıraktığı mirası devam ettiriyoruz.Bu vatan için yapılan fedakarlıkları boşuna olmamasını umuyorum ve atalarımızı onurlandırmak için elimizden geleni yapmamız gerektiğini düşünüyorum.
Bu ülkenin geleceği bizim elimizde ve bu ülkeyi geliştirmekte bizim,yani gençliğin görevi,bu ülkeyi,bilim alanında,sanat alanında,spor alanında ve daha birçok alanda geliştirmek ve Türkiye’yi temsil etmeli,türk olmaktan gurur duymalıyız.Atatürk ve onu destekleyen türk halkının bize bıraktığı bu ülkeyi en iyi yere getirmekte bizim yani türk gencine düşen bir görev,ülkemizi en iyi şekilde korumalı ve bizden sonraki nesillere de Atatürk ve türk halkının mirasını aktarmalıyız,öyle ki bu vatan ve bu vatnın nasıl kazanıldığı,bu vatan için ne fedakarlık yapıldığını,nasıl zor şartlarda insanların ümitsiz zamanlarında Atatürk’ün bir güneş gibi ümitsizliklerine bir güneş gibi ümitlerini nasıl filizlendirdiğini tüm dünya bilmeli ve unutulmamalı,bu kadar çok insan fedakarlık yapmışken bu vatanı unutmamak gerekir,nesilden nesile aktarılmalı ve nesiller boyunca aktarılmalı,bu kadar çok fedakarlık yapılmış ülkenin unutulması beklenilemez.Atatürk’ün bize bıraktığı bu güzel mirasımızı korumak biz,türk gencinin görevidir.Ülkemizi unutturmamalı,tarihin tozlu sayfalarına gömmemeliyiz.Atatürk’ün dediği gibi ‘’Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır,fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.’’