Günümüzde gittikçe yaygınlaşan ve bunda sosyal medyanın da bir etkisinin olduğunu düşündüğüm sürekli başka biriymiş gibi ya da başka bir hayat yaşıyormuş gibi davranmak. Oysa her birimiz farklıyız ve hepimizin özel bir yanı var. Kendimizi başkalarıyla karşılaştırmak sadece çevreye olan öfkemizi arttırmakla kalmaz, kendimizi sevemez nefret eder hale geliriz. Bu durum kendimizi odaklanmamızı engeller, kendimizi tanıyamayız bu yüzden de belki kendi içimizde yine kendimizi bakalarıyla karşılaştırarak, kendi içimizdeki motivasyonu düşürürüz aslında bize belki de küçüklüğümüzden beri ‘hırslanmamız için’ yapılan o karşılaştırmalar, günlük hayatımızın bir parçası haline gelir ve sadece başkalarına odaklı yaşamaya başlarız.
Hayatımızın büyük bir bölümünü kaplayan sosyal medya aslında yine herkesin kendini karşılaştırdığı bir mecra haline gelmiştir ki paylaşılan o fotoğrafları mutlu gözüken insanların hemen hemen hepsi mutlu oldukları için değil, mutlu olduklarını göstermek için bir paylaşım yapmak istiyorlar. Tabi elimizdeki telefonların hepsinde mutlu ve hayatı ‘güzel’ insanlar gördükçe insanlar,’ben neden mutlu değilim?’ Gibi sorgulamalara girip. Belki de kendilerine bunalıma sürüklemeye başlıyorlar. Kendilerini yine kısıtlıyorlar. Bana sorarsanız eğer o insanlar kendilerini kısıtlamasa bile yine insanların yaptığı o dönem popüler olan şeylerle kendini meşgul tutarak belki de kendi ilgi alanı olmayan şeylerle, kendini mecbur tutarak bir levi kendini yine kısıtlamış oluyor.
Herkesin mutlaka zevk alarak yaptığı, bir yeteceği olduğu bir konu vardır. Eğer olmadığını düşünüyorsanız henüz keşfetmemişsiniz, demektir. Keşfetmediyseniz, bir gün mutlaka kendi zevklerinizin peşinden giderek sizi özel kılan şeyin ne olduğunu öğreneceksiniz. Kendinizi başkalarıyla karşılaştırmak sizi köreltmekten başka hiçbir işe yaramaz. Belki de zamanla o kişi dönüşürsünüz ama bu siz olmadığınız için yine sizi mutlu etmez. Mesela müzikle uğraşan bir insana matematik yapmasının zorunlu olduğunu düşünün. Bir şekilde yapar ama mutlu olmaz çünkü onun yeteneği farklıdır. Veya da bir müzisyenin kendini bir matematikçiyle karşılaştırması gibi bir mantık dışı durum söz konusu.
Sonuç olarak kendinizi kısıtlamayın, kendinizi, seven belki bu sözler artık çok klasikleşmiş, bir anlam ifade etmiyor olabilir ancak aslında yapmaya başlayınca insanın hayatını çok kolaylaştıran birçok konudan aşırı kolay bir şekilde kendinize olan güveninizi tamamlayacak bir özellik. Bu sayede hem yeteneklerinizi hem de yeteneğiniz olmayan şeylere karşı şeyleri de yapma cesaretiniz olur. Herkes kendine özeldir ve kimseyle karşılaştırmaya gerek duymayacak kadar da kıymetlidir herkes kendinin kıymetini bilirse belki de çoğu insandaki gösteriş merakı sen bulur. Bir insan kendinden ne kadar eminse o kadar başkalarının fikrini, hayatını az umursar. Unutmayalım ki her şey kendi elimizde. Darel Rutherford’ ın da dediği gibi ‘Her zaman istediğiniz yaşam, siz ona sahip olduğunuzu ilan edebilecek özgüvene ve onu kendiniz için kabul edebileceğiniz özdeğere sahip olduğunuz gün sizin olacaktır.’