(Gerçek bir hikaye değildir.)
Benim için klasik bir cuma sabahıydı. Ailemle kahvaltı yaptıktan sonra salona geçtim. Babam üçüncü bardak çayı ile günün gazetesini okuyordu. Abim aylık olarak okulun şart koştuğu blogunu yetiştirmeye çalışıyordu. Annem ise valizimizde eksik var mı diye son kez valizimizi kontrol ediyordu. Yaklaşık 6 saat sonra yani akşam 17.00’da uçağımız bir hafta boyunca kalacağımız Maldiv Adalarına doğru kalkacaktı. Bu benim ilk Maldivler tatilimdi.
Her şey hazırdı üstümü giyinip telefonumu şarj etmiştim. Tatil ödevlerim tamamen bitmişti ve tatil boyu kafamda tek bir tane ödev düşüncesi bile olmayacaktı. Saat 15.00 gibi yola çıktık ve 15.30’da havalimanına varıp check-in işlemlerimizi tamamlamıştık. Abim gördüğü ilk şarj istasyonu olan kafede boş bulduğu tek masaya oturuverdi. Babam bize sandviç almak için alt kattaki restorana gitmişti. Annem ise biletleri tekrar tekrar kontrol ediyordu ki bir yanlışlık çıkmasın ve o sorunla uğraşmayalım diye. Ben de havalimanında yapmayı en sevdiğim şeyi yapıyordum yani kalkış ve iniş yapan uçakların modellerini bilmeye çalışıyordum. Öncelikle yolculuk yapacağımız uçağa baktım ve hayretler içinde kaldım. Bu bir Boeing 747 idi. 2 katlı, pilot kabini üst katında olan sayılı uçaklardandı. Adeta bir mavi balinayı andırıyordu. İniş yapan iki uçak da Boeing 747 idi. Ardından abimin yanına gidip onunla yarım saat gibi bir süre boyunca mobil oyun oynadım. Eğlenceliydi.
Sonunda kalkış vakti geldi çattı. Heyecanım doruk noktasına ulaşmıştı. Maldivlere en sevdiğim uçak ile gidecektim. Ancak uykum heyecanımı bastırıyordu. Anlayamadığım bir şekilde uykum geliyordu. Sıra bize geldi, biletleri verdik ve geçiş izni aldık. Uçağa girince görevli kişiler bize yer gösterme ve valiz yerleştirme konusunda yardım etti. Cam kenarına geçer geçmez uykuya daldım. Uyandığımda havadaydık ve öndeki bir adam bağırmaya başlamıştı. Adamın ağzında şu cümleler döküldü ‘Eğer tüm eşyalarınız birazdan arkadaşlarımın önünüze koyacağı torbalara doldurmazsanız bu uçağı patlatırım.’. Bu eylemi reddeden birkaç kişi ve arkasından onlara destek çıkan kişiler havayolu korsanlarını kızdırdı. Bir anda her şey durdu ve yukarıdan şu ses yükseldi ‘İn’. Nerden dedim ardından tekrarladı ‘İn’. Hayır havadayız dedim. ‘Son Kararın Mı?’…
Ardından uyandım ve hepsinin rüya olduğunu anladım. Uçak daha kalkmamıştı ve kalkmaya dakikalar kalmıştı. Her şey çok garipti rüyamda gördüğüm kişiler aynıydı ve bomba taşıyan adam da önümüzde oturuyordu. Annem ile babama hemen inmemiz gerektiğini söyledim. Her ne kadar itiraz etseler de kapılar kapanmadan saniyeler önce uçağı terk ettirmeyi başardım. Havalimanına girdiğimizde bana kızmaya ve bağırmaya başladılar. Sadece sustum. Saniyeler sonra bizsiz kalkan uçağın havada patladığı ve yere düştüğü anlar gözlerinin önündeydi. Hiçbir şey söylemediler. Ekipler geldi ve biz evimize gittik…