Adanın Cini

Çok uzun zaman önce bir adam varmış. Korsanlar tarafından kovalandıktan sonra adamın teknesi bir adaya çarpmış ve kırılmış. Adam çaresizce adaya gitmiş ve yemek aramış. Akşam olmuş ama hala yiyecek bulamamış. Adam, en sonunda tam pes edecekken yerde parıldayan bir şey görmüş. Altın renginde bir lambaymış bu. Onu eline alan adam, kampına gitmiş ve yaprakla temizlemeye çalışmış ama lambada bir terslik varmış. Adam ovaladıkça lamba titremiş ve en sonunda içinden mavi bir buhar çıkmaya başlamış. Şok olan adam hemen kaçmaya çalışmış. Ancak yerdeki taşa takılınca yere düşmüş ve dizini incitmiş. Adam yerde yatarken buhar ona yaklaşmış ve içinden biri çıkmış. “Ne dilersen dile benden!” diye bağırmış. Yerde çaresizce yatan adam kalkmış ve şok içerisinde karşısındaki kişiye, “Sen kimsin?” diye sormuş. Karşısındaki kişi ona yüz yıllar önce bu lambaya hapsedildiğini ve kendisinin bir gücü olduğunu söylemiş. Bu gücü ise dilekleri yerine getirmekmiş. Adam ilk önce adadan kurtulmayı düşünmüş. Ancak yaşadığı yerde çok fakir ve mutsuz olduğundan aklına çok iyi bir fikir gibi gelmemiş. Adam düşünmüş taşınmış ve en sonunda düşündüklerini söylemiş. “Şehrimde lüks kıyafetlerim ve bol param ile dolaşırken kocaman olan evime girip para saymak istiyorum.” demiş. Bu cevaba gülen kişi onun dileğini yerine getirmiş. Adam o andan sonra mutlu ve zengin bir şekilde kasabasında hayatını sürdürmüş.

(Visited 4 times, 1 visits today)