Canınız sıkıldığında yapabileceğiniz birçok şey vardır. Bunlardan iki tanesi de seyahat etmek ve internete girmek. Peki, bunlardan birisi ömrünüzün sonuna kadar elinizden alınacak olsaydı hangisini seçerdiniz?
Bunu cevaplamaya bu iki terimi tanımlayarak başlayalım. İnternete girmeyi, bir ağ bağlantısına sahip olunması şart olan aktivitelerin tümü olarak kullanacağım. Bunlara birkaç örnek olarak: bir video izlemek, sosyal medya ağlarını kullanmak, çevrimiçi bir oyun oynamak veya bir oyun indirmek verilebilir. Seyahat etmeyi ise keyif amaçlı olarak uzak mesafelere gitmek anlamında kullanacağım. Buna tatil için şehirler arası yolculuk etmek örnek verilebilir. Sadece uzak mesafeleri dahil ediyorum çünkü eğlence amaçlı olarak sokağa dahi çıkmadan yaşamak eninde sonunda depresyon ve çeşitli fiziksel sıkıntılar gibi birçok sorunu beraberinde getirecektir. Aynı şekilde sadece keyif için evden seyahat etmeyi dahil ettim çünkü işe gidemeyip para kazanmadan yaşamak çok zor olacaktır. Okumak için başka bir yere taşınmayı da seyahat olarak saymadım.
Eğer bu iki aktiviteye neyin dahil olup neyin olmadığını kararlaştırdıysak soruyu cevaplamaya başlayabiliriz. Ben, seyahat edememeyi seçerdim. Bunun iki önemli nedeni var. Birinci neden biraz kişisel bir neden. Ben uzak mesafelere gitmeyi pek sevmiyorum. Özellikle başka bir ile gitmek beni çok yoruyor. Yolculuk esnasında verimli bir iş yapamadığımı düşünüp sinirleniyorum. Bu konu hakkında herkesin farklı görüşleri olabilir. Önemli olan bu görüşlere saygı göstermek.
İkinci neden ise internetin doğru kullanıldığında çok faydalı bir araç olabilmesi. İnternette istediğiniz her türlü bilgiye ulaşmak mümkün. İstediğiniz her kitap, belgesel, makale… Hepsi parmaklarınızın ucunda fakat çoğu insan bundan haberdar değil. Çoğu insan interneti doğru kullanmayı bilmiyor. Tabii ki de eğlenmek isteyebilirsiniz. Bu çok normal. Asıl sıkıntı bunu aşırıya kaçırdığınızda başlıyor. Bilgisayar, internet ve sosyal medya bağımlılığı günümüzün önde gelen problemleri haline geldi. İnsanlar internet olmadan doğru düzgün yaşayamaz duruma geldiler. Çoğu insan da bağımlı olduklarının farkında değil. Bu durum sadece internet bağımlılığı için değil, her türlü bağımlılık için geçerli. Bir düşünün, sigara gibi zararlı maddelere bağımlı olup da “Ben istesem bırakırım.” diyen kaç kişi gördünüz?
Seyahat edememek, yapabileceğiniz diğer aktiviteleri de çok fazla kısıtlıyor. Buna en önemli örnek arkadaşlarınızı gerçek hayatta göremeyeceğiniz verilebilir. Sonuç olarak onları görmek ve eğlenmek için dışarı çıkıyorsunuz. Bu da koyduğumuz kurallara aykırı. Arkadaşlarınız dışarıda eğlenirken sizin eve hapsolmuş bir şekilde kalmanız sizi üzmez miydi?
Şimdiye kadar anlattıklarımla sadece internette gezinebilmenin çok kötü olduğunu düşünebilirsiniz fakat bu işin bir de öteki tarafı var. İnternete giremezseniz gündemi takip edemez, etrafınızda olanlardan haberdar olamazsınız. Dolayısıyla konuşulan muhabbetlerden geri kalırsınız. Arkadaşlarım ile ben en fazla internetten konuşuyorum. Bu, çoğu insan için de geçerli. Arkadaşlarınız konuşuyor, oyun oynuyor ve siz onlardan geri kalıyorsunuz. Arkadaşlarınızla doğru düzgün iletişim kuramazsanız eninde sonunda onlarla o kadar da yakın olmadığınızı fark edersiniz. Tabii ki de gerçek hayatta görüştüğünüz arkadaşlarınız da olur fakat okul veya iş değiştirdiğinizde de aynı şey onlarla da yaşanır ve en sonunda konuşacak kimsenizin kalmadığını fark edersiniz. Bu da sizin ruh sağlığını kötü etkileyebilir.
Sonuç olarak, internete hiç girememenin de hiç seyahat edememenin de kendine özgü problemleri var ve bence daha az eksisi olan seçenek hiç seyahat edememek.