Çoğu olayda olduğu gibi, bilim dünyası da politik olan tartışmalarla yüz yüze geliyor. Belli başlı konularda geçerli münakaşalara zaman zaman sözde bilimsel savunmalar ve çeşitli yersiz korkulara zemin hazırlıyor. Nitekim, bilim dünyasında en çok tartışmaya yol açılan ve genellikle dile getirilen genetiği değiştirilmiş organizmalar (kısaca GDO’lar) oluyor.
Peki bu genetiği değiştirilmiş organizmalar nedir? Büyük bir çoğunluğu tarım ve hayvancılık üzerinden ilerletilen bu çalışmaların geçerliği var mı? GDO’lar, söylendiği kadar tehlikeli midir? Sırasıyla, bütün bu sorulara yer vermeye çalışalım.
Genetiği değiştirilmiş organizmalar (Genetically modified organisms), adından da anlaşılacağı üzere, genetiği yapay olarak değiştirilen. Genel tabiriyle tarım ve yiyecekler hakkında konuşulurken GDO’ların marifetleri burada bitmiyor. Özellikle bazı ilaçların daha ucuza ihmal edilebilmesi bu alanda fazlasıyla kullanılma sebeplerinden biridir. Ayrıca haşere ilaçları tarımda önemli boyutta kullanılan ve korunması planlanan bitkilere zarar verebilecek böcekleri, kemirgenleri ve vahşi bitkileri öldürmek için tasarlanmış kimyasal bileşimlere denir. Doğası gereği, haşere ilaçları haşereye ve doğaya zararlıdır. Genetiği değiştirilmiş organizmalar sayesinde kendini zararlı böceklerden koruyabilen ürünler çıkar. Bu haşere ilaçların zararını ortadan kaldırır.
Bütün bunlardan sonra genetiği değiştirilmiş organizmalar hakkında bilmeniz gereken sorunlarında var tabi, savunun ya da savunmayın GDO sorunsuz bir teknoloji değil ve bunların elden geçirilmesi gerekir.
GDO sandığınızdan öncede Türkiyede tüketiliyordu, çünkü doğal seçilim ile üretilen canlılar bile GDO sınıfına alınmaktadır, GDO olarak değerlendirilmelidir. Bu yapay seçilim ile üretilen besinler insan için en kolay, ucuz ve lezzetli bir şekilde üretilmiştir. Bu ürünlerin artık doğal olup olmadığını soruşturmamıza neden olabilir. GDO kısa geçmişi yüzünden uzun vadede bize verebileceği sağlık sorunlarından bir haberiz. Tabi ki bunun içinde gelişmiş ülkelerin GDO’lu ürünler üzerinde katı bir yasak var, yani korkmanıza gerek yok çünkü herkes istediği GDO’lu ürün yapamaz ve bunu piyasa süremez. Ayrıca yeterince test edilmeyen ürünlerden bilgisayar, cep telefonu, televizyon ve nice modern teknolojik ürünlerde var.
Bu teknolojinin fakir ve yemeğe muhtaç olan ülkelerde kullanılması fikri bir çok kişi için GDO’lu ürünlerin test edilmesine yol hazırlamakla suçlayıp izin vermez, bunu düşünmeleri gayet normal çünkü buna benzer olayların birçoğu fakir 3. Dünya ülkelerinde yaşandı. Rüşvet alıp insanlarını satan ülkeleri gördük ve bunların çoğu yine rüşvetle örtülmeye, gizlenmeye çalışıldı. Bu durumun önüne geçilmesi için tabi ki sıkı kontrol edilip bazı kurallara uymayanların cezalandırılması için çalışılması.
GDO’lara karşı çok fazla ön yargı var, fakat bu teknoloji önem verilmeyecek derecede değil; pragmatik bir çözüm kılıyor.
Seçenekler herkesin karşısında. Kararı da, sonuçları da akıllıca değerlendirmemiz gerekir.