Rüyay(mış)!

Sabah okulumun ilk günüydü çok heyecanlıydım. Okula gittim ilk dersimiz matematik dersiydi, dersimiz bitti ve bütün gün derslere katıldım.

Eve gelince o kadar yorgundum ki hiçbir şey yapmamaya kararlıydım. Bir ara yerimden kalktım ve tam çantamı boşaltacakken annem beni çağırdı. Ben kalktığımda annem kapımda yoktu, ben de salona doğru yürüdüm ve ablamın yavru bir köpekle oynadığını gördüm.

Sonra çantamı boşaltmak için odama gittim kapımı açtım ve odama girdim ama kendimi başka bir yerde buldum. Sokaktaydım. Bir gazetede yıl 1898 yazıyordu. Kendimi orada çok yalnız hissediyordum. Sonra bir zorba peşime takıldı ve koşmaya başladım. Zorba çok hızlıydı, saklanabileceğim bir yer buldum oraya saklandım. Zorbayı atlattım ve orada bir portal gördüm portala girdim sonra kendimi yatağımda uyurken buldum. Meğer bunların hepsi bir rüyaymış.

(Visited 8 times, 1 visits today)