O gün hep aklımda. Benim 15. yaş günümdü. Büyük bir parti ve hediyeler ile kutlamak istiyordum çünkü uzun süre öyle bir şey yapmamıştım. Ailemi, arkadaşlarımı, akrabalarımı çağırdım. Saat 2’de her şey hazırdı. Misafirler gelmeye başlamıştı. Herkes geldiğinde annem üstünde 15 mum dikili pastamı getirdi. Ne olduysa tam o an, ben mumları üflediğim sırada oldu. Bir anda kendimi karanlık bir yerde buldum. Bir labirente benziyordu, yürümeye başladım. Yoksa annem ile babam da mı buradalardı? Onları çağırmaya başladım, kimse yanıt vermedi. Bir anda biri sırtıma dokundu, arkamı dönüp baktığımda halamdı. Nereye geldiğimizi o da bilmiyordu. Herkesi bulup bir yere toplamamız gerekiyordu. Birkaç saat sonra herkes bulunmuştu. Sıra sıra ne yapacağımız hakkındaki fikirlerimizi söyledik ve karar verdik. El ele tutuşup çıkışı arayacaktık. Herkes birbirinin elini sıkıca tuttu ve aramaya başladık. Fenerimiz de olmadığından zor görüyorduk. Az ileride parlayan bir ışık vardı. Hemen oraya koştuk. Parlayan kapıdan çıktığımızda kendimizi geri doğum günü partisinde bulduk. Her şeyi unutup çok eğlendik.
Labirent
(Visited 31 times, 1 visits today)