Sihirli Rüyam

Ben önceden izlediğim herhangi bir filmin bir kesitini rüyamda görürdüm. Bu rüyalardan aklımda kalan bir tanesi ise “Alaaddin’in Sihirli Lambasını” izledikten sonra gördüğüm rüya idi. Bu rüyamı sizinle paylaşmak isterim. Rüyam uçsuz bucaksız bir çölün içinde başlıyor. Nerede olduğumu anlamaya çalışan ben, etrafta gezerken bir mağaraya düşüyorum. Mağaradan çıkmaya çalışıyorum ama başaramıyorum. Mağaradan çıkamadığımı fark ettiğim anda yardım için bağırmaya başlıyorum. Uzun bir süre bağırdıktan sonra bana yardım edecek hiç kimsenin olmadığını anlayınca bağırmayı kesip mağarayı keşfe çıkıyorum. Yürürken yanan bir meşale buluyorum ve anlıyorum burada yaşayan birileri var. İçerde yaşayanlar belki bana yardım edebilir düşüncesi ile yoluma devam ediyorum ama mağaranın sonlarına doğru yaklaştığımda fark ediyorum ki burada kimse yok. Tam arkamı dönmüş mağaranın girişine dönecekken ayağım bir şeye takılıyor ve düşüyorum. Ayağıma takılan şeyin ne olduğuna bakmak için arkama bakıyorum ve o da ne bu bir sihirli lamba. Hemen ayağa kalkıyorum ve sihirli lambayı incelemeye başlıyorum. Filmde yaptıkları gibi lambayı ovalama başlıyorum ama hiçbir şey olmuyor. Ben de daha sert ovalamaya başlıyorum ama yok, hiçbir şey olmuyor. Ben de en azından dekor olarak kullanırım mantığı ile mağaranın girişine geri geliyorum. Çıkamadığım aklıma gelince biraz daha bağırıyorum. Bu denememde başarısız olunca ben de oflayıp puflamaya başlıyorum. Sonra elime sihirli lambayı tekrar alıp ne yapacağımı bilmediğim için bu sefer ovalamak yerine üstüne üç kere tıklatıyorum. Bir de ne göreyim işe yaradı lamba cini dışarı çıkmıştı. Lamba cini çıkar çıkmaz diyor ki “Sadece iki dilek hakkın var. Bu dileklerini dikkatli kullan.” Ben de hemen soruyorum “Neden iki, neden üç değil.” Cin bana karşılık olarak “Sen dilek hakkın olduğuna şükret.” diyor. Ben de tamam deyip geçiştiriyorum. Bunun üzerine oturup ne dilesem diye düşünmeye başlıyorum aradan saatler geçiyor. Ben en sonunda ne dileyeceğime karar veriyorum ve istekli bir şekilde cine dileğimi söylüyorum “Ben her bir ortamdan ayrılırken o ortamdaki kişilerin Karayip Korsanları müziğini duymalarını diliyorum.” Cin dileğimi yerine getiriyor ve soruyor “Diğer dileğin ne peki?” Ben bu soruya cevap olarak “Senin özgür kalmanı diliyorum diyorum.” ve ortamdan ayrılıyorum. Ayrılırken cin diyor ki “Bu gerçekten çok havalı bir çıkış oldu. Dileğinde pişman olmayacağına eminim.” Sonrasında ise uyanıyorum ve maalesef okula gidiyorum.