Herkese merhaba! Benim adım Barış Soylu ve bugün tükettiğimiz besinlerin psikolojimize ve davranışlarımıza olan etkilerinden bahsedeceğim. Bana göre ne yediğimizden çok ne zaman yediğimiz etkiler davranışlarımızı ve psikolojimizi ama ne yediğimizin de belirli bir etkisi de vardır mutlaka. Şimdi de bilimsel araştırmalara bir göz atalım.
Yiyeceklerin psikolojimiz üzerindeki etkisi nedir? Bizi mutlu eden besinler gerçekten var mı ve bilimsel karşılığı var mı? Araştırmalar bize, yediğimiz yemeklerin sadece fizyolojimizi değil, ruhsal dünyamızı da etkilediğini gösterdi. Yenen her besinin kendine has bir besin değeri vardır, bu nedenle her besin farklıdır. Ne yerseniz yiyin, bedeniniz kadar ruhunuz da onu besler. Beden ve ruh sağlığı bir bütünün ayrılmaz parçasıdır. Bu nedenle fizyolojimiz ne kadar sağlıklıysa, ruhsal olarak da o kadar sağlıklıyız. Vücudumuza aldığımız her besin beynimizdeki amino asitleri harekete geçirir. Hayvansal protein içeren yiyecekler yediğimizde, fenilalanin beyne hareket eder ve noradrenalin tarafından adrenaline dönüştürülür. Sonuç olarak, daha fazla et tüketen insanlar daha aktif ve hareketli olabilir. Omega 3 yağ asitleri içeren besinler yediğimizde beynimizde mutluluk hormonu olan serotonin miktarı artar. Bu sayede depresyon riskini azaltmış oluyoruz. Lif açısından zengin, doğal şekerler açısından zengin meyve ve sebzeleri yediğimizde serotonin artar. Ancak ekmek yediğimizde kan şekerimiz hızla yükselir ve karbonhidrat aldığımız halde lif tüketemediğimiz için kendimizi acıkmış hissederiz. Bizde stres ve gerginlik yaratır. Kola gibi gazlı içecekleri yemekle birlikte tükettiğimizde mide ile beyin arasındaki bağlantıyı bozar ve tokluk hissini geciktiririz. Az yağlı gıdalar, tahıllar ve sebzelerde tiamin ve selenyum sağlayarak panik bozukluklara ve strese karşı direncimizi artırırız. Özellikle çocuklar için şekerden, hazır yemeklerden ve ekmekten uzak durularak dikkat ve hiperaktivite bozuklukları önlenebilir. Yutulan şeker alkole dönüşür, alkol karaciğere etki ederek kontrol edilemeyen öfke ve dürtüselliğe neden olur. Fındık, sebze, tam tahıllı ürünler, balık, yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, özellikle ceviz tüketirsek beynin verimli çalışmasına destek oluruz. Bu besinleri yemek, hafızamızı korumak için faydalıdır ve beyin biyokimyası üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Koyu renkli ve yapraklı sebzelerde, portakal, greyfurt ve tam tahıllarda sıklıkla bulunan folik asitin tüketilmesi depresyona karşı etkilidir.
Gördüğünüz gibi doğru yemeği yediğimizde psikolojik olarak sağlıklı oluyoruz. Bu nedenden dolayı beslenmemize çok dikkat edelim, sağlıklı olalım ve önce kendimize değer verelim, vücudumuzu sevelim ve ona iyi bakalım.