- Algılarımız ,hayatın temelini oluşturur ;hayatı değiştirir, geliştirir bazen de geriletir. Kimi zaman algılar faydalı olabilir ama durağan ,skolastik algılar gelişimi engeller .Bunun örneklerinden biri kadınların eğitimine olan algılardır. Dünyanın farklı bölgelerinde bu konunun hak olup olmaması algısı değişiklik gösterebilmektedir. Adalet ve hak kavramları tarih boyunca değişiklik göstermiştir, günümüzde dahi farklı fikirler mevcuttur. Bunun en temel sebebi herkesin normalinin farklı olmasıdır. Normal ,insanların çoğunlukla büyüdüğü çevreye bağlı olarak geliştirdikleri algıdır. Bu yüzdendir ki hak hukuk konuları hep tartışmalı olmuştur.
Eğitimin hak olup olmaması konusunda benim düşüncem açık ve nettir ,eğitim hak olmanın ötesinde şarttır . Eğitimsiz insanlar dünyanın gelişmesine ,doğal olarak, katkı sağlayamaz ayrıca tarihte de örneklerini görebileceğimiz gibi bazen engel bile olurlar. Fakat ,bunların ötesinde benim asla kabul edemeyeceğim nokta zihinsel beceri gerektiren bir haktan bahsederken bunun cinsiyetle bağdaştırılıp , kimilerine hak görülmemesidir. Yaratılış bizim kaderimize, kişiliğimize ,becerilerimize etki eder fakat asla tek etken olamaz. Bir kadın haltercinin bir erkekten daha ağır yük kaldırabilmesi veya bir erkeğin bir kadından daha iyi yemek yapabilmesi buna örnektir.
Ayrıca yaratılış kavramını sadece cinsiyet olarak ele alamayız .Yaratılış , cinsiyetten ibaret değildir aksine yaratılış; karakterimizi , benliğimizi, fiziksel ve zihinsel becerilerimizi de kapsar. Örneğin doğuştan brakiel pleksusu olan biri olarak şunu söyleyebilirim ki yaratılışınız bazen sizin hayata tutunma sebebiniz olabilir , kendimizi yaratılışımızdan ötürü suçlamak ,yargılamak ve kesin sonuçlara varmak yada kendimizi diğerlerinden üstün, önemli görmek gerçekten kötü bir seçimdir .Bu seçimi hiç bir zaman tercih etmedim ve bununla gurur duyuyorum .Bu durum yaratılış üzerine yaptığımız tartışmayı oldukça açıklıyor .Bir canlının hayatı kendi yaptığı seçimlere bağlıdır en azından öyle olmalıdır. Hiç bir hak yaratılış dolayısıyla kısıtlanamaz. Bu eğitim içinde geçerlidir, eğitimin ne cinsiyetle ne de coğrafyayla alakası yoktur.
Bu yazıyı okurken ,” Ama coğrafyadan dolayı eğitim alamayan bir sürü kadın var. “diyebilirsiniz. Aslında coğrafyasına , çevresine, maddi, manevi durumuna rağmen modern eğitim almayı başarmış birçok kadın da vardır. Bunlardan biri ,kendime çok örnek aldığım Savitribai Phule .Savitribai Phule Hindistan’ın ilk kadın öğretmeni olur. O zamanlarda, özellikle Hindistan’da, kadınların eğitime neredeyse hiç erişemediğini varsayarsak Savitribai Phule, kast sistemi, erkek egemenliği, vb. gibi her şeye karşı savaşmış . O zamanlar, herhangi bir kadının öne çıkıp bir davayı savunması düşünülemez ve imkansızdı. Ama Savitribai Phule tüm zincirleri kırdı ve Hindistan’daki kadınların eğitimi için çabaladı. Bunu kelimelerle değil, yaşayarak yaptı .Savitribai Phule, sadece bir örnek olmakla birlikte onun gibi yüzlerce hatta binlerce kadın coğrafyasına savaş açıp kendi egemenliğini sağlamıştır. Bu yüzden bir kadının eğitimi coğrafyasına rağmen imkansız değildir ve bu hak hiç bir nedene bağlı kalınmaksızın kadınların elinden alınmamalı, alınamaz.
Kar tanelerinin güzellikleri dillere destandır bunun hakkında Wilson (Alwyn) Bentley: “Her bir kar tanesi kristal bir tasarım şaheseriydi ve hiç bir tasarım tekrarlanmamaktaydı. Bir kar tanesi eridiğinde, bu tasarım sonsuza dek kayboluyordu … ” demiştir. Hiçbir tanesi aynı olmadığı gibi hepsi birbirinden güzel ve değerlidir, eriyip kaybolmadan önce farklılıklarımızla güzelliğimizi fark edip ön yargılarımızdan kurtulmalıyız. Her kar tanesine aynı değeri verip aynı saygıyı duymalıyız .Ancak bu şekilde coğrafya gerçekten kader olmaktan çıkar ve her canlı eşit haklara sahip olur.
Kaynakça:
Zaferdergisi
Embibe.com