YAŞAMI TANIMA SANATI

İnsan nedir? Yaşamı ne anlama gelir?

İnsanın kendi yaşamı ile ilgili sorduğu bütün bu sorular, yaşamın aksine bir de ölüm gerçeği ile artarak devam eder. Görünüşe göre insan, kendi kaçınılmaz sonu olan kaderinin yani ölümünün farkında olmasıyla bu soruların temel kaynağını oluşturan bazı varoluş perspektiflerini meydana getirmiştir.

Bunun başlıca sebeplerinden biri de çoğu kaynakta bu soruların cevapları bilimsel bakış açısından kopmadan, birçok yerde birbirinin kopyası şeklinde yapılmasından kaynaklanır. Oysa insanın esasen yaşamla sanatsal bir ilişki içerisine girmesi dünyanın insana bir şey ifade edebilmesi için ihtiyaç duyulan temel anlam olmuş ve bunun temsilcisi olaraktan dilin kurgusal gücü yaşadığımız bu dünyaya sokulmuştur.

Göründüğü üzere karmaşıklıktan olabildiğince uzak olan yaşam kavramı kendi başına anlamsız, ve nötr olan varoluş kavramını sadece bir anlamlandırma eylemi ile insanoğlunu bilimsel ve sanatsal kavramlar karmaşası içerisine sokmuştur. Birçok insan bilimsel bakış açısını tercih etse de diğer bir çoğunluk ise sanatsal yönü tercih etmektedir. Bu birbirinden bağımsız iki perspektif özellikle de bilimsel yöne geldiğinde, yaşamın anlamı sorusuyla bağını çoktan koparmış ve onun önemini yok sayma noktasına gelmiştir. Diğer taraftan sanatsal bakışın sahip olduğu avantajı ve kendi doğal işleyişini ön plana çıkarmıştır. Dolayısıyla sanatsal bakış açısı, belki de varoluşun temel anlam yaratımına katkı sağlayan en önemli başarılardan birisini olmuştur.

(Visited 31 times, 1 visits today)