Para mı? Sonra.

“Bol para ve şöhret sahibi olmak ister miyim, bana ne getirir, benden ne götürür?” diye düşündüğümde uzun süreli gelgitlerden sonra ağır basan düşüncem genelde olumsuz oluyor. Çünkü her ne kadar para veya şöhret teklif edildiğinde istemeyecek insan olmasa bile; bol para ve bol şöhret her şeyi, herkesi değiştirir. Evet para günümüzün gerçeğidir ancak “Her şeyin fazlası zarardır.”
Evet, Napolyon “Para, para, para” demiş ve bir yerde haklı da. Bu dünya para üzerine kurulmuş, geçim onunla, onsuz olmuyor. Bir yandan ise Benjamin Franklin şunu söylemiş: “Para hiçbir zaman insanı mutlu etmemiştir ve etmeyecektir, doğasında mutluluk yaratan hiçbir şey yoktur. Bir insan ne kadar çok para kazanırsa, o kadar fazlasını isteyecektir.” Düşündüğümüz iyi şeyleri de kötü şeyleri de yapmanın yolu paradan geçiyor. İngiliz düşünür Bacon, “Para iyi bir uşak, kötü bir efendidir.” der. Fakirlere yardım etmek istediğinizde de, silah üretmek istediğinizde de paranızın, paranızın getirdiği imkanlarınızın olması gerekir. Doğru, ancak ne kadar para? Soru da zaten burada. Çok para, çok imkan demek. Alabileceğiniz, yapabileceğiniz pek çok şey demek. Şöhret de benzer şekildedir, peki şöhret daha fazla paraya kavuşmanızı sağlayan iyi bir şey midir? Veya insanın alabildiği ve yapabildiği pek çok şey olduğunda ne oluyordur? İnsanın hayattan asıl beklentisi olan mutluluk ve huzur da daimi olarak onunla birlikte oluyor ve kalıyor mudur? İnsanı hayatta tutan çalışma, bir şeyler kazanma isteği, azmi ve imkanı; çok paraya birden kavuşunca elinden uçup gidiyor mudur? Eminim ki mutluluk ve huzur parayla gelmez, parası çok olanda da sürekli olarak kalmaz. Aynı zamanda bol para; rahatlık, gevşeklik getirir. Çalışma azmini azaltır hatta belki de yok eder.
İnsanın sahip olduğu para ve şöhretin çokluğu kadar, bunları nasıl kazandığı da büyük önem arz eder. Çalışkanlığı ile, iyi, doğru, güzel işler mi yoksa kötü, yanlış, çirkin işler mi yapmak suretiyle; miras kalarak ya da çalıp çırparak mı; emek sarf ederek mi yoksa yolsuzlukla mı kazanmıştır? Bu soruların cevapları, paranın miktarından daha önemlidir. Para bu şekilde kötü yollarla elde edildiğinde değeri de düşer.
“Para parayı çeker.” diye de bir şey var. Fazla paranın daha da fazlasını getirdiğini iddia ediyor. Sizce böyle böyle insan daha da zenginleşir mi? Ya da parasal olarak zenginleştikçe ruhsal olarak fakirleşip özü iyi olsa dahi para yüzünden yoldan çıkar mı? Tam olarak öyle olmasa da git gide içindeki güzellikler sönmeye; iyilik yapma, insanlara, canlılara ve doğaya faydalı olma düşüncesi yerini daha fazla kazanmaya bırakmaktadır.
İnsan iyi ve kötü duygu, düşüncelerin arasında dolaşan bir varlıktır. Bunlardan hangilerinin onda hakim ve baskın olacağı tamamen ve her zaman kendi iradesinde olmuyor, birçok faktör işin içine giriyor ve böylece kafası karışıyor. Zannımca çok para ve şöhret, insanı, özellikle kötülüklere çağıran ve onlara ulaşma yollarının çok ve kolay olduğu bu çağda, insanın içindeki kötü damarın iyi damara baskın çıkmasını sağlayan şeyler oluyor. Uyuşturucu, kumar, sadakatsizlik vb kötü alışkanlıklar onunla devreye giriyor. “Hayır, insan iyi ise olmaz.” demekle de olmuyor, çok para ve şöhret insanı bozuyor. Onun için çok param olup iyilik yapma düşüncesinden daha çok, herkeste yeterli para olsun, ben de bozulmak riskiyle karşı karşıya kalmayayım düşüncesi daha çok hoşuma gidiyor. Yani sonuç olarak evet, sadece ben değil; kimse çok fazla zengin olmasın. Herkes sıradan insan olsun, kimse kimseyi aşağı görmek durumuna yükselmesin. Çünkü bence paranın ve şöhretin götürüsü getirisinden daha fazladır.

(Visited 24 times, 1 visits today)