Zamanlardan birinde ormanın içinde büyüyen yaşlı bir çınar ağacı varmış. Çınar ağacı yıllarca ormanın en arka kısmında tek başına yaşarmış yalnızlığına o kadar çok alışmış ki kendisiyle konuşmayı garip bulmuyormuş. Bir gün yaşlı çınar ağacının hemen yanına minik bir fidan dikmişler. Yeni fidanı gören çınar ağacı yalnızlığı son bulduğu için çılgına dönmüş. Aradan birkaç ay geçmiş fidan ağaç olmuş. Konuşmaya başlamışlar kendi aralarında. Tabii ki çınar ağacı yalnızlığa alışkın olduğu için konuşmayı dahi düzgün beceremiyormuş.
Minik ağaç o kadar güzel ses çıkartıyormuş ki çınar ağacı bu seslerle dans etmeye başlamış. Çınar ağacı dans ettikçe yaprakları dökülmeye başlamış. Bunu fark eden çınar ağacı çok üzülmüş. Fidan ne kadar teselli etmeye çalışsa da başaramamış. Günlerden bir gün 1 grup çalışan çınarın yapraklarının dağıldığı yerleri fark etmiş, bu yapraklar o kadar sıra ve düzen içinde dağılmış ki buraya düşen her bir yaprak için yaprağın üstüne bir fidan dikmişler. Çınar bu duruma o kadar sevinmiş ki hemen yeşillenivermiş, çiçekleri açmış. Dikilen bu ağaçlardan oluşan arayı bir ziyaret alanına çevirmişler. Çınar ağacı ve küçük çınar ağacı burada neşeli çocukları görmekten aşırı zevk alıyorlarmış. Bir zamanlar yalnız olan bu çınarda artık yalnızlığın zerresi kalmamış.
Çınar Ağacı ve Küçük Fidan
(Visited 65 times, 1 visits today)