Sisli bir gündü, göz gözü görmüyordu adeta. Ben işten eve dönüyordum. Aniden karşıma bir kamyon çıktı ve olması gereken tarafta değildi. Bağırdım arabanın camını açıp. “YANLIŞ TARAFTASINIZ BANA ÇARPICAKSINIZ !” diye. Lakin işe yaramadı, adam beni duymamış ve beni arabamla beraber uçurumdan savurmuştu. Ben 140 metrelik uçurumdan sağ çıkmıştım. Bu benim için bir mucizeydi fakat arabam o kadar şanslı değildi. Pert hale gelmişti ve kullanılamaz olmuştu. Olay yerine polis ve ambulans gelmiş, vatandaşlar bana yardım etmek için seferber olmuşlardı. Sıkıştığım yerden kurtarıldım. Benim 9 kaburga kemiğim kırılmıştı, sağ kol kasımda yırtılma vardı ve bacak kaval kemiğim zedelenmişti.
1 aylık tedavinin arkasından iyileşmiş ve kendime yeni bir araba bakmaya başlamıştım. Ben hastanede geçirdiğim zaman da bakmıştım ve kazalara karşı daha dirençli bir araba istiyordum. Benim eski arabam BMW 3 serisi sedandı fakat Volvo XC40 modeline geçmeye karar vermiştim. Bu benim için çok büyük bir değişiklik değildi çünkü daha önceden Jeep Compass kullanmıştım. Aradan 1 ay geçmiş ve yeterli parayı toplayıp yeni arabamı almaya yola çıktım otobüs ile. Adam bana bir Volvo bayisi söyledi. Yeni aldığım aracın tüm işlemlerini internet üzerinden hallettikten sonra aracımı almak için buluşma noktasına gittim. O da ne? Aracım hazır değildi ve ben bu günü 1 aydır bekliyordum. Arabamı aynı yerde tam olarak 6 saat bekledim ve en sonunda istediğim o an gelmişti. Arabam elime ulaşmış ve bir asistan aracılığı ile test sürüşüne çıkmıştım, arabamı iyice öğrenmeye çalışıyordum.
Arabayı alalı bir kaç yıl oldu ve artık çok dikkatli kullanmamla beraber arabama güveniyorum.