Her şey çok hızlı gelişti kendime geldiğimde havaalanındaydım. Etrafıma bakım ne olduğunu anlamaya çalıştım. Saat kaçtı acaba. Birisi kolumda çekiyordu. Bilet kuyruğuna gelince durmuştuk. Ne oluyordu anlamıyordum. Sesler boğuk boğuk geliyordu. Başım dönüyordu. Kolumdan tutan kişiyi fark etmem zaman aldı. Bu adam babamın iş arkadaşlarından biriydi. “Neler oluyor?” dedim. Elini dudaklarına götürüp sessiz olmam gerektiğini anlatan işareti yaptı. Kafam karışmıştı. Biletleri alıp pasaport sırasına geldiğimizde baş dönmem azalmıştı. Sesleri de duyabiliyordum. Bu adamın kim olduğunu, neden burada olduğumu hatırlamaya başladım.
Bu adam daha önce birkaç kez bizim evimize gelmişti. Elli sekiz yaşındaydı. Saçları oldukça azdı. Uzun boyluydu ve sürekli takım elbise giyerdi. Evimize geldiğinde bana sürekli ne kadar güzel olduğumu söylerdi. Son zamanlarda babamla tartışmaya başlamışlardı. Babamı hırsızlıkla suçlamıştı. Babam ondan hiçbir şey çalmadığını söylemişti. Ben de ona inanmayı seçmiştim tabii. Böle bir sürü tartışmaları vardı. Ama bardağı taşıran son nokta, babamın patronla konuşup onu işten attırması olmuştu. Adam babama inanılmaz sinirlenmişti. Bir gün kapımıza gelip bağıra çağıra ona bunu ödeteceğini söylemişti. Hatta bir planı olduğundan bahsetmişti. Tabii biz buna pek inanmamıştık. Adamın bir de kızı vardı. Kızıyla arkadaştık. Babalarımızın bunca olayına rağmen birbirimizi seviyorduk biz. Yakın arkadaş olmayı bırakmıyorduk. Zaten önemli de değildi ailelerimiz sonuçta reşittik.
Buraya nasıl geldiğimi düşünmeye başladım. Ve son iki günde olanları düşündüm. Kolumdan sürükleyerek beni buralara getiren adamın kızıyla buluşmuştum. Yani Ela ile. Her şey normaldi aslında. Birlikte bir kafede oturup yemek yemiştik. Uzun uzun sohbet etmiştik. Sonra beni evlerine davet etmişti. Babasından dolayı biraz tereddüt etmiştim ancak gitmeye karar verdim. Eve geldiğimizde babası olay çıkarttı. Ela’ya bağırdı önce ardından bana. Gitmemin iyi olacağını söyledim ama Ela buna izin vermedi. Odasına çıktık. Olayın etkisinden çıkamamıştım. Beni sakinleştirdi. Babası adına özür diledi. Sorun olmadığını söyledim. Sohbet ettik uzun uzun. Saat gece iki buçuk olmuştu. Eve gideyim dedim ancak bu saatte gitmemin güvenli olmayacağını söyleyip onlarda kalmamı söyledi Ela. Onu dinlemek zorunda kaldım. Sabah erken saatte babasının odaya girip beni kolumdan sürüklediğini hatırlıyorum. Bağırmaya çalıştım ama sonrası yok. Devamını hatırlamıyorum.
Kaçırıldığımı anlamıştım. Korkuyla bağırmaya başladım. “Yardım edin!” diyordum. Güvenlik geldi. Neler olduğunu sordu. “Yardım edin, bu adam beni zorla götürüyor.” dedim. Güvenlik adama da neler olduğunu sordu. “Ağır ilaçlar kullanıyor. Kafası karışmış olmalı.” dedi. Güvenlik inanmıştı. Çok korkuyordum. Uçağa bindik. Artık hiç umudum kalmamıştı. Tam o anda uçağa polisler geldi. Ela polisi aramıştı. Adamı tutukladılar. Ben de kurtuldum. Çok korkmuştum o günden sonra Elaların evine gidemedim.