Her şey çok hızlı gelişti. Kendime geldiğimde havaalanındaydım. Sahilde yürürken “Ah ah, al sana, piu piu” diye bir ses yükseldi bir anda ve korkmuştum. Biraz da şaşırmıştım çünkü bağırış sesleri gittikçe yükseliyordu. Sonra gözlerimin kapandığını hissettim. Çirkin bir dev beni çok korkutmuştu. Ona düşman olmadığımı söyledim. Bana bir şey yapmayın, dedim. Onlar da bana bağırdılar. Savaşın ortasında olduğumu, susmam gerektiğini söylediler. Hepsi bir anda gülmeye başladılar. Sonra bir dev araya girip “Küçük kız galiba savaşın neden olduğunu bilmiyorsun?” dedi. Ben “Evet, bilmiyorum ama ilk defa bir şeyi bilmediğim için seviniyorum.” dedim . Herkes bir anda burada herkesin bir görevi olduğunu, benim de görevim olması gerektiğini söyledi. Düşman ülkeye beni ajan olarak göndereceklerini söylediler. Korkmuyordum bunu onlara da ilettim ve sonra kuleye gönderildim. Her bilgiyi aldım, tam çıkacakken kapılar kapandı. Yakalandığımı anladım ve artık burada esirdim. Korkmuştum ve bir anda bayılmıştım. Gözlerimi açtığımda hapishanedeydim. Günlerce ağladım ama kabul etmeliydim artık ben bir esirdim. Artık bugünler bitmeli ve huzura ermeliyiz.
GÖZYAŞLARIMLA
(Visited 10 times, 1 visits today)