Kripto Para Nedir?
”Crypto” ve “currency” kelimelerinin bir araya getirilmesiyle yaratılmış olan “Cryptocurrency” deyimi kripto,“şifreli para” anlamına geliyor. Kripto para, internet aracılığıyla kullanılan, hiçbir merkezi otoriteye ya da aracı kuruma bağlı olmayan, sanal para birimini ifade ediyor. Kripto paralar ancak belirli şifreler kullanılarak yerleştirildikleri sanal cüzdanlardan yine şifreler aracılığıyla kullanılabildikleri için bu adı alıyorlar.
Kripto para birimleriyle kişiler ya da kurumlar tıpkı gerçek parayla yaptıkları gibi harcama yapabiliyor ya da para kabul edebiliyor. Aslında gerçekçi olmak gerekirse yıllardır bu sisteme aşinayız çünkü banka kartlarımız, sanal kartlarımız veya sanal ortamda yaptığımız her işlemde bu sistemi kullanıyoruz. Örneğin sanal kartımız ile yaptığımız bir harcamada, bankanın kasasından fiziki olarak para çıkmadan, sanal olarak para harcıyoruz veya çekiyoruz.
Kripto para gerçek paradan farklı olarak elle tutulan, herhangi bir cüzdanda taşınan bir değer değildir. Bitcoin, merkezi olmayan bir yapıyı öne sürerken en büyük dayanağı çıkartıldığı Blockchain sisteminden almaktadır. Sistem aracısız, işlemleri üçüncü bir kişi/kurum olmadan yapabilmektedir. Bu durum, para biriminin daha güvenli olarak anılmasını sağlamaktadır. Altcoinler ise, daha çok özel şirketlerin akıllı sözleşmeler yolu ile yaptığı projelerin para birimidir. Altcoinler, yapılışı gereği arkasında bazı kurum/kuruluşları bulundurmaktadır. Özetle sahipleri belirlidir.
Zira birinci derecede önemli olan paranın nasıl yapıldığı ve ham maddesi değildir. Önemli olan güvenli bir sistem tarafından desteklenmesi ve alma-satma oranlarının fazla olmasıyla ilgilidir.
Kripto para adı ile anılan ama günümüzde parasal özellikler yanında yatırım aracı olarak öne çıkan bir sistemden bahsediyoruz. Bitcoin, bu ekosistemin öncüsü olup mevcut sistemin %55’inin hakimiyetini elinde bulundurmaktadır. Diğer paralar ise altcoin diye adlanırılır ve Bitcoin benzeri ya da mantığı ile piyasaya sürülmüşlerdir.Kripto paraların kâğıt paralar yerine geçip geçmeyeceği özellikle Bitcoin’in 2017 Aralık ayında yaklaşık 20 Bin dolara çıkması ile gündeme gelen bir olaydır. Özellikle dijital süreçlerin günlük yaşama adapte olması ile paranın da dijital ortamlarda olması kabul edilebilir bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kripto Para Gerçek Paranın Yerine Geçebilir Mi?
Pandeminin de etkisi ile Dünya ekonomik düzeninin yeniden şekillendiği günümüzde, kripto paranın siyasetten etkilenmeyen yapısı, takip edilemeyen blok zinciri ve hızlı kâr ettiren hisseleri ile dünya ülkelerinin de gözdesi haline geldi.
Devletler, bir egemenlik sembolü olan parayı dijital bile olsa merkez bankaları aracılığı ile kontrol etmek isterken, pek çok devlet kendi kripto paralarını çıkartmak için harekete geçmiş durumda. Dubai (Emcash), Japonya (J-Coin), Venezuela (Petro), Estonya (Estcoin), İsveç (E-Krona), Rusya (Crypytoruble) ile ilk kripto para denemelerini gerçekleştiriyor.Türkiye’nin bir süredir kendi dijital parası üzerinde çalıştığı da bilinen bir gerçek. CHS’nin ilk kalkınma planı olan, 2019-2023 dönemini kapsayan ve 23 Temmuz 2019’da Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 11. Kalkınma Planı’nda “blok zincir tabanlı dijital merkez bankası parası” çıkarılması kararı yer almıştı.
Çin’in merkez bankası olan Çin Halk Bankası (PBOC), ülkenin resmi dijital parasının test edilmeye başlanacağına ilişkin haberleri resmen onayladı ve testlerin yakında ülkenin başkenti Pekin’de başlayacağını belirtti. Japon hükümeti bu dijital paranın Yuan’ın kış olimpiyatlarına kadar hazır olması bekleniyor. Ayrıca Kenneth Rogoff, önümüzdeki beş yıl boyunca dijital para birimlerinin piyasa büyüklüğünü patlatabileceğini ileri sürüyor. Rogoff piyasaların hacminin beş yılda 5-10 trilyon dolara tırmanacağını iddia ediyor.
Türkiye dahil olmak üzere dünya genelinde nakit kullanımında hızlı bir düşüş izleniyor. ING Grubu ve IPSOS’un Türkiye’de ve Avrupa’da nakit kullanımına yönelik yaptığı araştırma, katılımcıların yüzde 74’ünün COVID-19 nedeniyle nakit paraya daha mesafeli yaklaştığını gösterirken, Avrupa’da ise bu oran yüzde 48 oldu. COVID-19 pandemisinin de nakit paraya yönelik tereddütleri artırdığı görülürken, son bir yılda uygulanan karantina dönemlerinde nakit kullanımı İspanya’da yüzde 90, İngiltere’de yüzde 60 ve İrlanda’da yüzde 40 azaldı. Avustralya’da bazı bankalar pandemi öncesinde nakit paranın 10-15 yıl içinde ortadan kalkacağını öngörürken, şimdi ise bu sürecin iki ila üç yıl içinde gerçekleşmesini bekliyorlar.