Günlerden bir gün evde annem ve babamla saklambaç oynuyorduk. Ebe ben olmuştum. Yirmiye kadar saydım, ve onları aramaya başladım. İlk önce salona ve yatak odasına baktım daha sonra babamın çalışma odasına gittim, cam açıktı ve değişik bir ses geliyordu. Çok korktum, babama ağlamaklı bir sesle bağırdım. Babam koşarak geldi, tüm dosyalarını topladı ve bana amcama ulaşmamı söyledi. Babam ve annem beni son kez öpüp kokladıktan sonra gittiler. O gündendir amcam ve yengemle yaşıyorum, aslında babam ve annemi düşünmemek için uğraşıyorum. Çünkü hatırladıkça annesi ve babası yanında olduğu çocukluğum aklıma geliyor ve çok üzülüyorum. Şu anda Londra’da yaşıyorum ve Beştepe Koleji’nde eğitim görüyorum. On ikinci sınıfım ama daha ehliyet almak için sınavı geçemedim. Çok sinir oluyorum, ikide bir karşıma babamın eski fotoğrafları çıkıyor. Aslında ben de niye gittiklerini merak etmiyor değildim. Araştırdım, araştırdım ve sonunda babama karşı olan birisini buldum. Adresini öğrenip evine gittim ama adam evde yoktu ve evi çok mafya tarzıydı. Zaten camdan bakınca içeride silahlar gözüküyordu. İki gün sonra gazetede “ÜNLÜ DOKTOR BİZE VEDA ETTİ!” yazısı ile babamı gördüm. Babam ölmüştü, çok üzüldük. Daha sonra mezuniyet günü gelmişti, herkes bir araya geldi ve yılın en başarılı öğrencisi seçilecekti. İlk önce insanlar konuşmalarını yaptı ve son olarak yılın kazananı ben seçilmiştim. Konuşmamı yapmak üzere kürsüye gittim ve o adamı gördüm. Bana silah doğrultmuştu, ben “Herkes eğilsin!” diye bağırdım ve aynı zamanda ben de eğildim. Adam silahın tetiğini çekti ve ateşledi. Kafamı sıyırdı, adam bizim aileye takıntılı olacak ki bu sefer de amcamı vurdu ve amcam ölmüştü…
HAYAL KIRIKLIĞI
(Visited 52 times, 1 visits today)