Her insanın hayalleri vardır. Bazen bu hayallerin gerçekleşmesini imkansız görürüz ama çoğu zaman bu hayaller bir fener gibi ışık da tutar ruhumuza. O fenerin farkına vardığımızda anlarız imkansız diye bir şey olmadığını. Her şeyin mümkün ve uzaklarda bir yerlerde bizi beklediğini biliriz. Bazen çevremizdekiler saçma bulur bu hayalleri. Bence onlar hayal etmeyi bilmeyen, yeni düşüncelere ve seçimlere açık olmayan, hayatı tatmamış insanlardır. O hayale varmak için yürüdüğümüz bu yolda karşımıza çıkan engellerdir onlar. O engellere karşı cesur ve azimli olmak başarılı kılar bizleri. Bu engelleri aşamayacak kadar yalnız hissettiğimiz zamanlarda göz yaşları yoldaşımız olur. O an ampulü patlamış bir sokak lambası gibi oluruz. Çaresiz ve mutsuz. Birinin gelip bizi aydınlatmasını bekleriz. Örneğin kendimi karanlıkta hissettiğim zamanlarda beni mutlu eden en küçük bir anım bile yardımcı olur yeniden kendime ışık tutmama. Bazen yeniden aydınlanmak günlerce, aylarca veya yıllarca sürebilir. Zamanın hiç bir önemi yoktur. Eğer ben fener olmayı başardıysam yürümeye devam etmeliyimdir. Gün gelir çok yorulursun yürümekten, geri dönmek istersin, belki de pes edersin. Sonra bir anda rotana bakarsın ve ne kadar az yolun kaldığının farkına varırsın. Uzak ve imkansız görünen bir şey, bir anda yakın ve mümkün olabilir. DURU KÜÇÜK 6A
|
|
İÇİMDEKİ FENER
(Visited 155 times, 1 visits today)