Çeşitli nedenlerle dünyada üretilen gıdaların üçte biri israf edilmekte veya çöpe atılmaktadır. Bu miktar yaklaşık olarak 1 milyar ton civarındadır. Yenilebilecek yiyecekleri atmak sadece para israfı anlamına gelmez ayrıca iklim değişikliğine de yol açar. Çünkü atılan bu yiyecekler çöplüklerin toplandığı toprak parçalarına atılır, orada çürür ve metan gazı üretir. 2020’de 811 milyona kadar insan aç kaldı ve 2030’da yaklaşık 660 milyon insanın açlıkla karşı karşıya kalabileceği tahmin edilmektedir.(1) Bu rakamlar konunun ciddiyetini gözler önüne sermektedir.
Bu sorunu azaltmak için kendimizce alabileceğimiz önlemler:
Öncelikle ihtiyacımız kadar alışveriş yapmalıyız. Çoğumuz ihtiyacımızdan daha fazla alışveriş yapmak isteriz. Toplu olarak alışveriş yapmak yerine haftada birkaç kez alışveriş yapabiliriz. Ayrıca satın alacağımız ürünlerin listesini yapmalıyız ve bu listeye sadık kalmalıyız. Bu yöntem gıda israfının azalmasına yardımcı olacaktır.
Yiyecekleri doğru şekilde saklamalıyız. Birçok insan yiyecekleri nasıl saklayacağını bilmiyor. Bu da meyve ve sebzelerin çürümesine yol açabiliyor. İlk aldığımız ürünleri bozulmalarını önlemek için önce tüketmeliyiz. Küflenmeyi önlemek için de meyveleri yiyene kadar yıkamamalıyız.
Gıda geri dönüşümü yapmalıyız. Örneğin ekmek, bisküvi gibi nişasta açısından zengin gıda maddeleri hayvancılık için yemlere dönüştürülebilir.
Gıda israfına tüketicilerin uygun planlama yapmaması da sebep olur. Bazen insanlar planlama yapmadan çok miktarda yiyecek satın alırlar. Uygun planlama yapmadıklarından bu yiyecekler atık olur. Bu nedenle yiyeceklerin nasıl ve ne zaman tüketileceği hakkında son kullanma tarihlerini dikkate alarak plan yapmalıyız.
Kusursuz meyve ve sebzeleri almak zorunda değiliz. Genelde insanlar görüntüsünü beğenmediği meyve ve sebzeleri almıyor. Bu nedenle büyük market zincirleri çiftçilerden sadece yüksek kaliteli ürünler alıyor. Bu da birçok meyve ve sebzelerin israfına yol açıyor.
Atılacak olan meyve veya sebzelerin saplarını, üstlerini ve kabuklarını atmak yerine onları karıştırarak çok besleyici karışımlar elde edebiliriz. Örneğin pazı, lahana ve brokoli saplarını atmak yerine lif ve besinlerle dolu bir karışım oluşturabiliriz.
Buzdolabımızı düzenli tutmalıyız. Çünkü buzdolabımızı düzensiz doldurduğumuzda yiyecekleri net göremeyiz. Bu da yiyeceklerin atılmasına sebep olur.
Porsiyonlarımızı yiyebileceğimiz kadar hazırlamalıyız. Bu sayede gıda israfını önlemeye katkı sağlarız. Ayrıca yiyecek atıklarının çevre üzerinde olumsuz etkilerinin olduğunu unutmayalım.
Birçok pratik ipuçlarıyla yiyecek atıklarımızı azaltabilir ve yeniden kullanabiliriz. Bu sayede yiyecek israfını önlemeye katkı sağlarız. Aynı zamanda para ve zamandan da tasarruf etmiş oluruz. Sonuç olarak küçük bir çabayla yiyecek israfını önemli ölçüde azaltabilir ve doğa üzerinde olumlu etki bırakabiliriz.
(1): https://www.fao.org