Gün geçtikçe internet ortamının genişlemesiyle aradığımız bilgilere veya verilere ulaşmamız daha da kolaylaşıyor. Hızlı ve kolay ulaşılmış şeyleri daha hızlı tüketmek insanın doğasında var. Hemen hemen herkesin internete erişiminin olması da bu tüketimin artmasına sebep oluyor. Bu nedenlerden dolayı tüketim çılgınlığı dediğimiz durum internet ortamında da gerçekleşebiliyor. Yalnızca bilgi ve veriler de değil, internette ne ararsanız anında size istediğiniz sonuçlarla geri dönütü olacaktır. Tabi bu sanat dünyasına da yansımış durumda.
Herhangi bir filme, tabloya kısaca dilediğimiz sanat eserlerine tek tıkla ulaşabiliyoruz internet sayesinde. Bu da sanal tüketim çılgınlığını beraberinde getiriyor. Herkes izlemek istediği bir filme, görmek istediği bir sergiye veya dinlemek istediği bir konsere internet aracılığıyla kolayca ulaşabilecekken neden daha zahmetli yolu seçsinler ki? İnsanlar bu kadar hazıra konmaya alışmışken elbette bunu engelleyemeyiz ve artık günümüzde normal olarak görülen de bu. Hızlı tüketim, çağımız için kaçınılmaz bir gerçek. Bu hızlı tüketim toplumuna ayak uydurmak için sanat eseri üreten bazı kişiler de hızlanmaya çalışıyor.
Bir yanda ortaya güzel bir sanat eseri koyabilmek için haftalarca canını dişine takmış bir şekilde çabalayan kişiler varken diğer yanda da internetteki tüketim çılgınlığına ürün yetiştirmeye çalışanlar var. İki tarafın da emek sarf ettiğini biliyoruz fakat ortada her şeyi etkileyebilecek bir unsur var: Zaman. Tüketicilerin önüne hızlı bir şekilde bir ürün koyabilmek ve aynı zamanda bunu yaparken insanların ilgisini kaybetmemeye çalıştıkları için üzerine çok düşmeden insanlara sunmak durumunda kalıyorlar. İnsanların bu kadar kolay yoldan ulaşabildikleri bir şey için çok fazla uğraşmaları gerekmediğini düşünüyor da olabilirler. Hızlı tüketimin bunlar gibi pek çok sonucu var.
Çıkarım yapacak olursak, yukarıda anlattıklarımdan da anlayabileceğimiz gibi sanat eseri üretme sürecinde de belirli bir zamana ihtiyaç vardır. Fakat hızlı tüketimin sonucu olarak doğan hızlı üretim çabası, insanları bu gerekli süreyi kısaltmaya zorluyor. Elbette üstünde haftalarca belki de aylarca uğraşılmış sanat eserleri ile daha kısa bir zamanda sırf üretmiş olmak için üretilmiş olan sanat eserleri arasında belirgin bir kalite farkı olacaktır. Ne de olsa üstünde uzun süre uğraşılmış ve belki de daha çok emek harcanmıştır. Yani ben hızlı tüketimin üretime yansımasında kalite açısından olumsuz bir etkisi olacağını düşünüyorum. Yine de çok genel konuşmamak lazım. Çok kısa bir sürede çok kaliteli sanat eserleri de ortaya çıkabilir tabi ki.