Küresel ısınmaya günlük yaşantımızda neden olan birçok unsur vardır. Ulaşım, sanayileşme, ağaç kesimi ve endüstriyel çiftçilik bu unsurların yarattığı nedenlerden bazılarıdır. Dünyamız şu anda küresel ısınma ile bir mücadele veriyor. Küresel ısınma, buzulların erimesi, kuraklık, çölleşme, iklim değişiklikleri ve su kaynaklarının tükenmesi gibi sonuçlara yol açıyor. İnsanlık olarak Dünya’nın kaynaklarını çok hızlı bir şekilde tüketiyoruz. Bu hızlı tüketimin karşılığını da gittikçe kötüleşen sistemler alıyoruz.
İnsanoğlunun varoluşundan beri bilmediği ve merak ettiği gökyüzünü hep keşfetmek istedi. 1932’de Uzay Araştırmaları adındaki bir mühendisin rastlantı sonucu bulduğu uzaydan gelen radyo yayınları, daha sonraki yıllarda radyoteleskoplarının doğmasına ve uzayın derinliklerinin dinlenmesine, bu radyo yayınlarının kaynaklarının ve nedenlerinin bulunmasına yol açtı. 4 Ekim 1957’de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) Dünya’nın yörüngesinde dönen ilk yapay uydu olan Sputnik’i fırlattı.
Dünyada yaşam birçok nedenden dolayı gittikçe zorlaşmaya başlamıştır. Bu nedenle bilim adamları yaşanılabilir başka bir gezegen bulmak için araştırmalara başladı. Kepler Uzay Teleskobu’ndan alınan verileri kullanan yeni araştırma sayesinde, galaksimizde 300 milyon yaşanabilir gezegen olabileceği tahmin ediliyor. Yakın bir zamanda NASA’nın uydusu ”Transiting Exoplanet Survey Satellitte (TESS)‘‘ , yıldızının alanında ilk dünya boyutundaki yaşanılabilir gezegeni buldu. Bilim adamları TOI 700 D adlı bölgeyi teleskop kullanarak doğruladı.
Gene yakın zamanda NASA tarafından Mars’a gönderilen Perseverance Rover, Mars’ta -tek görevi bu olmamakla beraber- önceden yaşam var mıydı, su kaynağı var mı gibi sorulara cevap arıyor. Gönderilen bu araç yaklaşık 6 ayda Mars’a ulaşmıştır.
Şu andaki teknolojimiz ile bu bölgelere gitmemiz yıllar sürer. Bilim insanlarının bu yaşanabilir potansiyeli olan gezegenlere taşınma isteğinin içinde küresel ısınma gibi birçok nedenleri var.
Bu gezegenlerden birine taşınıp yerleşmek imkansız değil fakat uzun bir süreç olacaktır. Bu yavaş yavaş başka bir gezegene, Dünya’daki her şeyi bırakıp yerleşip, kolonileşmek demektir. Bunun yanında uzayın insan üzerinde fiziksel ve psikolojik etkisi vardır. Küresel iklimden kaçınmak için başka bir gezegene gitmek uzun süreceği için biz Dünya’da yaşayan insanlar olarak bu süreçte bunu düzeltmeye çalışabiliriz. Her ne kadar evrendeki farklı bir yere taşınmak, uzaya çıkmak heyecanlı olsa da bence başka bir gezegene taşınmak için küresel ısınma bahanemiz olmamalıdır.