PHOTOSHOPUN HAYATIMIZA OLAN ETKİSİ

Photoshop, önceden oluşturulmuş grafiklerinizi ve fotoğraflarınızı vektörel olarak değiştirip yapılandırabileceğiniz bir resim editörüdür.  Yani photoshop, yeni bir resim oluşturmaktan daha çok var olan resimler üzerinde düzenlemeler yapmanıza yardımcı olmaktadır. Grafik düzenleme yazılımları yeni bir grafiksel veri veya fotoğrafı yeniden oluşturmak yerine daha çok, önceden meydana getirilmiş bir verinin üzerinde düzenleme yapmaya yardımcı olur. Bu işlem yapılırken daha çok kullandığımız ögeler kesme, kopyalama ve silmedir. Kullanım amacı ise birçok farklı alana katkı sağlayabilir. Yıpranmış, soluk görüntü kazanmış fotoğrafları yeniden düzenlemeye, var olan bir fotoğrafa istediğiniz rengi vermede ve çeşitli eğlence faktörü oluşturulabilecek durumlarda kullanılabilir.

İnsanlar gözlemlediğim kadarıyla photoshopu üç farklı neden için kullanıyor. İlk olarak çektikleri manzara fotoğraflarına manzaranın daha güzel görünmesi için bazı filtreler uyguluyorlar. İkincisi ise insanlar çekindikleri fotoğraflarda arkada tanımadıkları insanları photoshop sayesinde siliyorlar. Son olarak bazı insanlar vücutlarının güzel, burunlarının küçük, dudaklarının dolgun gözükmesi için photoshop yapıyorlar. Benim üstünde durmak istediğim neden ise son anlattığım.

Bana sorarsanız bir insan kendine photoshop uygulaması o insanı mutlu edemez çünkü, biz insanların kandıramadığı tek kişi kendimiziz.  İnsanların çoğunun kendine olan özgüven eksikliği ve kendini sevmemesi yüzünden photoshop yapılıyor. Fakat insanların anlamadığı şey onlar photoshop yaptığında mutlu olmuyorlar ya da kendilerine olan sevgileri artmıyor. Bana sorarsanız bu günümüzde insanlar tarafından yaratılmış güzellik algıları yüzündendir.

Toplumlar değişik motivasyonlarla ortak bir güzellik algısı yaratmışlar. Bu bazen gücün bazen de baskın kültürlerin dayatmasıyla ortak algılar oluşturur. Yani işin psikolojik boyutu var. Günümüzde güzellik algısı, kadınların sağlıklı olmak kadar önemli olarak gördüğü bir algıdır. Moda kadar olmasa da zaman içinde değişkenlik gösteren bu algı kadının aynadaki görüntüsünü beğenmesinden çok toplumun o görüntüsüne onay vermesinden geçiyor. Bu da insanlarda takıntıya ve psikolojik sorunlara yol açabilmekte. Güzellik takıntısının altında yatan en önemli faktörlerden biri toplumsal olarak yaratılmış güzellik algısı. Bunlarda zayıf olma arzusu, ekranda kısa sürede zayıflayan ünlüler ve “0” beden mankenlerin etkisi çok büyük. Gelişen teknoloji ve yaşam koşullarıyla birlikte kullanımı oldukça artan sosyal medyanın hayatımızın büyük bir kısmını kapladığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Her ne kadar birçok alanda kullansak ve işimize yarasa da sosyal medya insanların, özellikle de ergenlerin bir konu hakkındaki düşüncelerini kendilerine zarar verecek yönde değiştirmelerine neden olabiliyor.

Kısacası insanların kendi vücutlarını photoshoplamasını ve kendilerini kandırmalarını doğru bulmuyorum, bu şekilde kendilerini daha çok üzdüklerini düşünüyorum.

 

(Visited 252 times, 1 visits today)