Siz “Sınırsız hoşgörü, hoşgörüsüz toplum yaratır.” iddiasına katılıyor musunuz? Düşünsenize herkes birbirine çok iyi davranıyor, herkes birbirine kuşkusuz yardım ediyor, düşüncelerimizi ve duygularımızı normal bir şekilde saygı ile bakıyorlar. Bir o dünyayı düşünün bir de bizimkini, karşılaştırın kendi kendinize. Ne kadar uzun sürebilir bu toplumun iyi kalması bu şekilde? Bence çok kısa. Ben bu iddiaya çok katılıyorum tabii ki de hoşgörüsüz bir ortam yaratır. Neden mi?
Hoşgörü, özellikle günümüz dünyasında en önemli erdemlerden biridir. İnsana özgü olan ve insanı yücelten bir erdemdir. Hoşgörünün özünde anlayış gösterme, anlayışla karşılama yatar. UNESCO tarafından 1995 yılının Dünya Hoşgörü Yılı ilan edilmiş olması, ayrı bir önem, özel bir anlam taşımaktadır. Çünkü hoşgörü olgunluğun belirtisidir. Hoşgörüsüz bir toplumun oluşmasının asıl nedeni herkesin aynı şekilde düşünmediğini, aynı inançlara, aynı duygulara sahip olmadığıdır. Hoşgörünün ön koşulu: Farklı olan karşı tarafın düşünceleri ve duygularını doğal karşılamaktır kısacası.
Tabii ki de çok güzel olurdu öyle bir yaşam tarzı, herkesin birbirine saygıyla davrandığı bir yer. Sadece düşünmesi bile çok güzel. Ancak gerçek olamayacağını maalesef bana bu dünya gösterdi. Hayatınızda mutlaka sizin iyi yönlerinizi hoşgörülülüğünüzü, iyi niyetinizi su istimal eden birisi hayatınıza girmiştir. Ne kadar yüz verirseniz o kadar kötü şekilde üzülmüşsünüzdür, belki farkında bile olmadan. İşte bu insanlara hiç yüz vermemek gerek aslında. Ama yanlış anlaşılmasın tabii ki de herkes birbirine saygı göstermelidir karşı taraf göstermese doğru olanın ne olduğunu yapabileceğinizi bilirsinizdir, bunu bilen tek kişi de sizsinizdir. Bu düzeni korumak, kollamak ve yaşatmak hepimizin görevidir, sorumluluğudur. Yapay bölünme girişimlerini hoş göremeyiz. Mesela sevginin yerine kini koymak isteyenlere, bunun için didinip direnenlere hoşgörü gösteremeyiz ve göstermemeliyiz de olay bizde başlayıp bizde biter. Peki, bu tek bir kişi bu kadar kötü iken böyle bir toplumu hayal edebiliyor musunuz? Hoşgörüyü hak etmeyen guruplara gereğinden fazla liyakat aşındırılırsa hoşgörüsüz bir güruh haline gelirler. Bu da çok da iyi bir şekilde sonuçlanmaz.
Sonuç olarak anladık ki sınırsız hoşgörü, hoşgörüsüz bir toplum yaratır. Hoşgörü her ne kadar önemli olsa da herkes tarafından aynı şekilde karşılanmaz. Hoşgörüyü tam dozunda ne çok ne de az vereceğiz çünkü insanlar aynı inançlara, duygulara veya düşüncelere sahip değillerdir, olmazlar da zaten. Çıkaracağımız olay sınırsız hoşgörü kötü, çürümüş bir güruh demektir. Nasıl olsa her şeyin fazlası zarardır.