Ne Haliniz Varsa Gülün

     “Gülümse bitsin karanlık.” Güneş bir daha doğsun günün ortasında. Her insan doğduğu andan beri bilir gülümsemeyi. İçimizi ısıtmaz mı sokakta yürürken bize gülümseyen yabancı bir bebek ? Altı üstü bir gülümseme. Elli tane kasımızı çalıştırıp gülümseyeceğiz de ne olacak? Aslında alt tarafı bir gülümseme değil. Evrensel bir dildir, söze gereksinim duymadan gerçekleşen etkili bir iletişimdir.

Tolstoy da “Bana öyle geliyor ki bir yüzde güzellik dediğimiz şey gülümsemede yatıyor.” dememiş miydi?

    “Gülümse karamsarları şaşırt.” Bulaşıcı hastalıkların en güzeli gülmek. İnsandan insana mutluluk yaymanın en kolay yoludur. “Gülümsemelerin çoğu başka bir gülümseme ile başlar.” demişti Frank Clark. İyimser oldukça insan, etrafı da güzelleşir. Peri masalı gibi kuşlar cıvıl cıvıl, çiçekler renk renk olmasa da insanın içi en sıcak duygularla dolar. Gülümseme ise bu duyguların dışa vurumudur insanın yüzünden başka bir kalbe. Somurtmak bile daha zordur genellikle. Ciddi bir ortamda ya da sadece normal bir günde bile insanın sebepsiz yere gülesi gelir. Her zaman açıklayamayabiliriz neden mutlu olduğumuzu ama otuz iki diş güleriz. İçimizden gelir ağlamak gibi. Ama kısacık hayatımızda bir anda gelen kahkahaların daha çok olması gerekir üzüntülerden, endişelerden… Yaşadığımızı hissetmek için duygularımızı dibine kadar yaşamamız gerektiğini de biliriz.

      “Gülümse güller açsın yüzünde.” Renk renktir güller ve gülüşler. Doğada biraz zaman geçirmek gibi stresimizi azaltır, vücudumuzu dinlendirir gülmek. İnsanın yüzünü yaşlanmaktan ve cilt problemlerinden de korur. Hem bize hem diğer insanlara, tanımadıklarımıza bile tesir eder. İnsan, duygularla ve işlerle dolu bir yük torbası sırtındayken koca bir hayat boyu yol alır. Yeri gelir ağlar, kızar, söylenir, dalga geçer bazen de umursamaz çoğu şeyi. Fakat hayatta bize asla yük olmayan tek iş gülümsemektir. Omuzlarımızı silkeleyip geleceğe emin adımlar atarken mutlaka mutlu bir gülüş olmalı kalbimizde.

    “Gülümsemenle yayılsın ışık.” Gecenin, gündüzü durmaksızın takip ettiği dönemlerde güneş battı diye her taraf karanlığa bürünmez. Güneşle birlikte umutlar, sevinçler, iyilikler de batarsa o zaman dünyamız kararır. Bizi yeniden neşelendirip yüzümüze bir gülüş kondurabilecek anlar yaşandığında tekrar doğar güneş. Hayatımıza sağladığı pozitif etkileri saymakla bitiremeyeceğim gülümsenin en güzel ilaç olduğunu söyleyebilirim sizlere. Kadınların erkeklerden daha çok gülüp ağlaması ise hayatın cilvesi. Her insan eşit miktarda gösteremese de duygularını, ırk veya cinsiyet tanımaz gülümsemeler.

 

  

    “Dünyayı ısıtamasan da güneş gibi, çevreni ısıt.”  Dünyanın, gülüşümüzü değiştirmesine izin vermektense bir Çin atasözünün de dediği gibi dünyayı değiştirmek için gülüşümüzü kullanmalıyız. Hayat ne kadar zor olursa olsun her şeye rağmen ayakta durup gülümsemek en güçlü savaştır. İnsan önce kendini mutlu edebilmeli diğer insanlara faydası dokunmadan önce. Sadece gülümserken hayat yaşanılabilir hissedilir. Kendi gülüşüne sahip çıkmalı başka insanları güldürebilmek için.

 

Gülmek için mutlu olmayı beklemeyiniz, belki gülmeden ölebilirsiniz.

Victor Hugo

 

(Visited 609 times, 1 visits today)