Issız Ada

Merhaba, ben Nehir. Bundan yıllar önce arkadaşım Nil ile bir gemi kiralayıp okyanusta dolaşmaya karar vermiştik. İkimiz de çok bir şey almaya gerek yok diye düşünüp yanımıza neredeyse hiçbir şey almamıştık. Okyanus yolculuğumuz çok iyi başlamıştı, Nil ile çok eğlenmiştik. Ancak birden hava karardı, yağmur başladı ve okyanus aniden dalgalandı! Ne yapacağımız hakkında hiçbir fikrimiz yoktu. İkimiz de geminin alt katında çaresizce bekleme kararı aldık. Sanırım hayatımın en çaresiz gecesiydi… Sanırım Nil benden erken uyanmıştı, gelip beni uyandırmıştı. Bana “Uyan artık! Yaşıyoruz, hem de burada bir ada var!” demişti. Başta çok mutluydum ama sonrasında bu değişti… Yaşamak için baştan başlamalıydık yani teknoloji yok modern hiçbir şey yok! Bu ikimiz için de çok zordu. Ayrıca yanımızda hiçbir şey yoktu. İçimden “Başıma bunların geleceğini bilseydim ‘Issız bir adaya düştüğünüzde yanınıza alacağınız üç şey ne olurdu?’ diye sorulduğunda uzun uzun düşünürdüm” diye geçirdim. ”Nereden bilebilirdim?” dedim. Haklıydım. Sıfırdan kendi dünyamızı yaratmak zorundaydık. Yoksa hayatta kalamazdık. Sadece güçlü insanlar hayatta kalır. Tabi bu günümüzde değişti. Hem de çok. Ama bizde hayatta kalmak için bunu yaptık. Kendi dünyamızı oluşturduk. Çok zordu, ama yaptık. Ve şu an mutlu ve rahat bir hayatımız var. Hala çok yakın arkadaşız. Zaten aynı adada olunca bu çok normal. Her neyse bu da benim hikayem.

(Visited 59 times, 1 visits today)