Yolda yürüyordum. Hiç tanımadığım bir adam gelip bana sarıldı. Sarılması bittiğinde cebimden bir şey düştüğünü hissettim. İçinde bir not ve bir adres yazılıydı (bu adrese gel) yazıyordu. O adrese gittiğimde ev boştu. Tam gidecekken (buraya gel) diye bir ses duydum. Ses mutfaktan geliyordu. Oraya gittiğimde Profesör Aziz’ i gördüm. Bana
-Kayıp bir dünya keşfettim bunu bütün dünyaya açıklamalıyız, dedi. İnanamıyordum. Profesör onunla gelmemi istiyordu. Bu teklifi hemen kabul ettim. Yarın sabah yola çıkıyorduk. Sabah onun yanına geldiğimde gözümün önünde bir gemi vardı. Gemiye bindiğimizden bir, iki saat sonra gemi bizi bir adaya bıraktı ve profesör adayı kazmaya başladı. Birden karşımıza bir tünel çıktı. Tünele girdiğimde karşıma dinozorlar çıktı. Orada biraz durup fotoğraf çektikten sonra gemi gelip bizi aldı. Şehre vardığımızda çalıştığım gazetede bu fotoğraflar yayımlayarak Kayıp Dünya’ yı kanıtlamış olduk.