Geçen ay kitap almak için dışarı çıkmıştım. İnternette hangi kitabı okumalıyım diye gezinirken görmüştüm alacağım kitabı. Kitap Toplum ile alakalıydı. İnsan toplumunun nasıl geliştiği ve bununla ilgili insan üzerine psikolojik araştırmalarıyla tanınan yazar, kitapta toplumun oluşmasında insanın psikolojik etkenlerini anlatıyordu. Kitapla alakalı birkaç yorum okuduktan sonra bu kitabı almaya karar vermiştim.
Kitap almak için çıktığım cadde oldukça kalabalıktı. Her zaman kitap aldığım kitapçı için araba ile girmenin yasak olduğu sokakta beş dakika kadar yürümem gerekiyordu. Etrafıma baktığımda bildiğim birçok mağazanın kapandığını fark ettim, eskisi kadar popüler olmayan bu sokak yavaş yavaş müşterilerini kaybediyordu. Bunları düşünürken kitapçının olduğu yere geldiğimi fark ettim. Kitapçının kalın cam kapısını ittim ve satıcıyla selamlaştım. Buraya neredeyse iki üç haftada bir geldiğim için kitapçı beni çok fazla olmasa da tanıyordu, ya da ben öyle sanıyordum. Almak istediğim kitabın adını söyledim ve orada olup olmadığını sordum. Bakayım anlamında yüzünü salladı ve tozlu karmaşık kitap raflarında kitabı aramaya koyuldu. Dükkanın sahibi artık yaşlandığı için dükkana çok fazla bakamıyor gibi gözüküyordu, etraf bakımsızdı, raflar karmakarışıktı. Bir dakika geçmeden kitabı buldu ve gülümseyerek bana uzattı. Kitabı elime aldım ve biraz inceledim, gerçekten de çok güzel bir kitaba benziyordu, okumak için sabırsızlanıyordum. Fiyatını sordum ve cüzdanımı çıkarıp parayı uzattım. İyi günler dedim ve eve gidip kitabı okumak için yola koyuldum.
Kitabı yaklaşık beş gündür okuyordum, 115. Sayfadaydım. Kitap beklediğimden de güzeldi. İlgimi çekmişti ve bulduğum her vakitte okumaya çalışıyordum. Kitabın 116. Sayfasını çevirdim. Karşıma el yazısıyla yazılmış bir cep telefonu numarası çıktı. Şaşırmıştım, böyle bir şey beklemiyordum. İlk başta başka bir müşteri incelerken yazmıştır diye düşündüm. Ama biraz daha düşünüce bir müşteri neden bir kitabı incelerken telefon numarasını yazsın ki diye kendi kendime sordum. Kim olduğunu merak ediyordum bu yüzden de hızlıca cep telefonumu çıkarıp numarayı yazdım. Arıyordum, biraz bekledikten sonra alo sesi geldi, kim olduğunu sordum ama cevap gelmedi. Ne için aramıştınız dedi bir ses. Okuduğum kitapta el yazısıyla onun telefon numarasını bulduğumu söyledim. Biraz bekledi ve bana bir adres söyleyip buraya gelmemi söyledi.
Yaptığım şey çok da güvenli olmasa da merakıma yenik düşmüştüm. Telefonda konuştuğum kişinin verdi adrese gittim. Eski bir apartman dairesiydi. Ne kadar eski olsa da yeni yapıldığı zamanlar göz alıcı bir apartman olduğu belli oluyordu. 3. Kata çıkıp zile bastım. Bastığım anda kapı açıldı. Açan kişinin kim olduğunu hemen tanıdım, beğenerek okuduğum kitabın yazarıydı. Ne diyeceğimi bilemedim, ne olduğunu da anlayamamıştım, şok içindeydim. Benim konuşmama izin vermeden olanları anlatmaya başladı. Kitaba telefon numarasını kendi yazmış. O kitabı alan okuyucuyla da tanışmak istemiş. Tabii bu şanslı kişi de bendim. Beni içeri davet etti, kahve içtik ve sohbet ettik. Biraz kitap hakkında biraz da başka şeyler hakkında konuştuk. Hayatımdaki en güzel anılarımdan biriydi. Şimdi bile düşününce heyecanlanıyorum, mutlu oluyorum.