En Kötü Uçuş

Havaalanına olması gerektiği gibi bir saat önceden geldim. Bütün bir sene boyunca deli gibi çalıştım ve sonunda o çok istediğim Galatasaray Üniversitesini kazandım. Şimdi ise komisyonla görüşmeye gitmek için uçağımı bekliyordum. Komisyon ben uçaktan indikten iki saat sonra başlayacaktı. Komisyonla aynı günde bilet almamın sebebi annemi ve kardeşimi çok az görebilmemdi. Üniversite hazırlıkları için zaten İstanbul’da uzun bir süre boyunca onlardan ayrı kalmıştım. Bu sebepten ötürü yanlarına gelmişken kalabildiğim kadar kaldım. Her şeyi garantiye almak için en çok güvendiğim hava yolu firmasından biletimi aldım ve eğer uçağa bir şey olursa diye bir tane de otobüs bileti aldım. “Ankara-İstanbul yolcuları lütfen uçağınıza bininiz” dedi anons veren kadın sesi. Hemen toplandım ve bavullarımı vermek için sıraya geçtim. İşimi hallettikten sonra ellerimde biletlerim ile uçağa bindim. Uçağa bindiğimde yapılan anons ile irkildim. Duyduklarıma inanamadım! “Sayın yolcularımız lütfen sakince yerlerinize geçiniz. Uçağımızla İstanbul’a nakledilecek bir suçlu kaçmıştır. Tekrar ediyorum lütfen sakince yerlerinize geçiniz.” Duyduklarımı idrak edemedim. Suçlu kaçmıştı ve ben onunla aynı uçakta bulunuyordum. Daha kötü ne olabilirdi derken bir anons daha duyuldu ” Sevgili yolcular. Ben, çok aranan ve kaçmış olan suçlunuz. Bu uçağın içindeki herkesi rehin alıyorum. Eğer aranızdan biri uyanıklık yaparsa hatırlatmak isterim ki sevgili pilotlarınız yanımda. Dinlediğiniz için teşekkür ederim.” Ben nasıl bir şeyin içine düştüm. Şoktan dolayı olduğum yerde durup kaldım. Ne ağladım ne de bir tepki verdim. Uzun bir süre sadece gözlerimi dikip yere baktım. Genç bir kızın beni dürtmesiyle kendime geldim. Bana iyi olup olmadığımı sordu. Yalandan bir gülümsemeyle “İyiyim” dedim. Kesinlikle iyi değildim. Komisyonu kaçırıyordum daha da önemlisi buradan sağ çıkıp çıkmayacağımı bile bilmiyordum. O anda dışarıdan polis sirenlerinin sesi geldi. Sonunda kurtuluyorduk! Adama eğer teslim olursa cezasını indirebileceklerini, teslim olmasa bile etrafının sarılı olduğunu söyledi. Suçlunun yapacağı bir şey kalmadı ve teslim oldu. O an çok rahatlamıştım. Uçak kalkmadan önce pilottan rica edip bavullarımla uçaktan ayrıldım. Belki benim için kötü bir anıydı ama bana bir şey öğretmişti. Her şeyi garantiye alabilirdik ama yaşamamızın garantisi yoktu. Uçaktan indim ve koşa koşa annemlerin yanına gittim. Ne zaman ne olacağını hiçbir zaman bilemeyiz. Bu yüzden elimizde hala zamanımız varken zamanımızı mükemmel olmakla değil, önem verdiğimiz ve bizi olduğumuz gibi seven insanlarla geçirmeliyiz.

(Visited 48 times, 1 visits today)