Biliyorsunuz ki teknoloji her gün gittikçe artıyor ama bununla birlikte ekonomik sıkıntılarda ortaya çıkıyor.Her çıkan yeni bir şey insanlara faydasıda zararıda olabiliyor. Ben Ankarada yaşıyorum Çayyolu ilçesinde ve burası benim için
dünyanın en güzel yaşanabilecek yeri. Her yer yeşillik ve ağaçlarla kaplı. Sessiz ve huzurlu bir yer.Fakat söylediğim gib zamanımızda ne zaman teknoloji artsa sizde farketmişsinizdir hep doğa zarar görüyor. Bunun bir nedeni olmalı? İnsanlar
para için hiçbirşeyi umursamaz hale geliyorlar ve bu ciddi bir problem. İlerki yılları aklımda bir anlığına canlandırdığımda sanki bir çıkmaz sokakmışcasına bu yaşadığımız yerlere dair ne kötülükler olabileciği hiç bitmiyor.Gözlerimi kapattım
sanki birdaha hiç açamıyacakcasına.Düşünmeye başladım teknoloji mi? Doğa mı?. Aklımda canlandırdığım bu 2 şeyi sanki bir oyun içersindeymiş gibi düşünüyordum.2 tane geçit… Teknoloji baktığımda dünyada yeşillik diye bir şey kalmamış sanki eski
zamanlardaki siyah beyaz döneme dönmüş gibiydim. İnsanlarına baktığımda ise hepsinin yüzlerinde bir dert bir mutsuzluk beliriyordu ve Dünya’nın dengesi gitgide bozulmaya başlamış haldeydi.Demek istediğim herkes bir kavga hırsızlık kıkançlık
peşindeydi. Sonra tekrar geriye döndüm ve birde doğa kısmını bakmak istedim. Fakat girdiğimde şaşırtıcı bir tepkiyle karşı karşıya kaldım. Oradı insanlardada bir mutsuzluk ifadesi vardı. Ne kadar baksamda etrafa sebebini anlayamadım.
Sanki birşeyleri eksikti çoğunlukları mutlu olabiliyordu elindekilerle ama bir süre sonra vazgeçiyorlardı. Ordayken o kadar sormak istedimki ama bu mümkün olmadı. Tekrar geri döndüğümde aklımda bir tane daha geçit açıldı anlıyamadım bu
geçidin içinde ne vardı? Sabırsızlıkla girdim içine ve baktığımda hem doğanın hemde de teknolojinin eşit olduğu bir hayat vardı önümde. Herkes yardımsever ve en önemlisi çok mutlulardı. Ve orda anladımki insan bir konu üzerinde bilinçli olduktan sonra mutluluk üstesinden gelir.Etrafı kısaca bi gezindim. İnsanların yaptığı çoğu teknolojik aletlerin doğayı koruma amacı vardı.Ve son olarak ordan çıktığımda yaşadığım yerin ilerdeki 50 yılda hep böyle bir yer olmasını umut ettim. Yavaşça gözlerimi açtım ve derin bi nefes aldım. Kendimi çok huzurlu hissediyordum. O günden sonra hep bu gördüklerimin gerçek olması için elimden geleni yapıcaktım.