Kayseri’ye hoşgeldiniz .
Erciyes’in heybetli görüntüsüyle karşılarım misafirlerimi. Bilir misiniz Erciyes’in zirvesi hep karlıdır. Temmuz sıcağında bile. Sönmüş bir volkan olan Erciyes tüm dünyanın hayranlık duyduğu Kapadokya’nın oluşmasının sebebidir. Kayak sporu için önemli olan toz karın en kalitelisi Erciyes’ tedir. Erciyes’in eteklerindeki bağlar ve yaylalar şehrin insanlarının ikinci adresidir. Bu bağlar şehir için o kadar önemlidir ki türküler yazılmıştır adlarına.
Gesi bağlarında dolanıyorum
Yitirdiğim yarimi aranıyorum
Üzüm asmasının kenarına oturdunuz mu bir salkım Dimrit üzümü yediniz mi değmeyin keyfinize. Şimdi şehrin o daracık sokaklarının da olduğu kapalı çarşıda geziyoruz, misssss gibi pastırma kokuları sarmış dört bir yanı. Dalmış gitmişim ta ki başıma çarpan sucuk sarkıtı ile kendime gelene kadar. Kayseri’de gezmeye devam ediyoruz. Şu an içinde bulunduğumuz yer sizi çok duygulandıracaktır. Nerede miyiz? Kurtuluş Savaşı sırasında mezun veremeyen Taş Mektep’ te (Kayseri Lisesi ). Çünkü o yıl son sınıf öğrencilerinin tümü savaşa katılmış ve şehit düşmüşlerdir. Bu sırada gururlanmadan geçemeyeceğim . Dahi mimar Mimar Sinan bu topraklarda doğup büyümüştür. Gezdik, tanıttık. Çok yoruldunuz. Eee acıktınız da . Buralara kadar gelmişken mantı kaşıklatmadan sizi uğurlayamam. Sizleri her zaman bekliyorum. Gadasını aldıklarım.