Bu mevsimde kışı anlatmam biraz garip oldu sanki. Ben en çok kış mevsimini severim. En iyi yanı ise aşırı kar yağışından dolayı okulların tatil olması. Bence her çocuk aynı şeyi düşünür. Bir de kışın kardan adam yapmayı ve buzlu yokuştan kaymayı çok severim. Ama bazen hayal kırıklığına uğruyorum. Çünkü sabah kardan adam yapıyorum. Her defasında ona isim buluyorum, burnuna havuç, gözüne zeytin, sopadan kollarını, taştan düğmelerini ve taştan ağzını yapıyorum. Ancak ertesi gün uyandığımda ya burnundaki havuç ya da gözündeki zeytin yerinde olmuyor ve gerçekten çok korkunç gözüküyor. Örnek bir kardan adam aşağıdaki resimdeki gibi olabilir.
Ama maalesef ben hiçbir zaman böyle bir kardan adam yapamadım. Benimki genelge aşağıdaki gibi oluyor ne yazık ki!
Belki daha kötü bile olabiliyor. Belki insanlar el ele verip çok büyük ve çok güzel bir kardan adam yapabilir. Ben kışın bir tek şey yapamıyorum, o da dümdüz olan karın üstüne basamıyorum. Ama ilk bastıktan sonra kenarlardan yürüyorum. Daha sonra ismimi kocaman bir şekilde yere yazıyorum. Bence çok eğlenceli. Ama kar çocukları çok mutlu ederken yetişkinleri bazı durumda çok zorluyor. Kimisinin evinin yolu kapanıyor, kimisinin arabası kayıyor, bazısının da çok yoğun olan kar yağışlarında evinin çatısı yıkılıyor. Benim karla ilgili tek bir sorunum var o da eldivenim olmadığı zamanlarda karla oynadığımda parmaklarımın uçları çok sızlıyor ve çok üşüyorum.
Bu arada çok önemli bir şeyi unuttuk! Bu da sokakta yaşayan, yalın ayak buz gibi karın üstünde gezen, ısınacak küçük bir yorganı bile olmayan insanlar ve daha da kötüsü küçük çocuklar var ve ben onları her gördüğümde içim acıyor. Sonra annem ile birlikte onlara sıcak bir çorba veriyoruz. Bu benim içimi biraz da olsa rahatlatıyor. Şimdiden küçük bir şey rica etmek istiyorum. Lütfen sokakta yaşayan insanlara yardım edin ve onlara el uzatın. Onların da birer canlı olduğunu unutmayın. TEŞEKKÜR EDERİM…