İşte, o gün bu gündü. Sonunda babam ve annem bana barınaktan bir köpek alacaktı. Küçüklüğümden beri bir köpek istemiştim. Bazı insanlar köpekleri sevmez ama ben öyle değildim. Hayvanları koşulsuz seviyordum. Arabadan indiğimizde kapının önünde kocaman bir “Barınak” yazısı vardı. İçeri girdiğimizde tatlı bir kadın bizi karşıladı. Ona nasıl bir köpek istediğimi anlattım. Tam bize uygun, tatlı bir köpek bulmuştuk. Onu almak istediğimi söyledim. Kadın bize köpeklerle ilgili birkaç soru sordu. Sonunda köpeği almaya hazırdık.
Eve geldiğimizde köpeğin adını “Elevan” koymaya karar verdik. Çünkü “Elevan” ismiyle güzel anılarım vardı. Bir süre sonra, Elevan bize alışmaya başladı. Bizimle oyunlar oynuyor, “at-getir” gibi şeylerle eğleniyordu. Okulun ilk günü yarındı ve bütün arkadaşlarıma Elevan’dan bahsedecektim. Gece yattığımda yarınla ilgili hayaller kurarak uykuya daldım. Sabah, Elevan yüzümü yalayarak uyandırdı ve karşımda kocaman gülümseyen annem vardı. Hemen kalkıp üstümü değiştirdim ve hazırlandım. Okula vardığımda bütün arkadaşlarıma Elevan’dan bahsettim. Bir arkadaşım hayvanları sevmediğini söyledi. Çok şaşırmıştım ve nedenini sordum. Bilmediğini söyledi ama bana göre bu çok anlamsızdı. Ona hemen neden hayvanları sevmemiz gerektiğini anlattım ve dışarıdaki aç köpeklere ve kedilere yemek vermenin ne kadar önemli olduğunu açıkladım. Arkadaşım hemen fikrini değiştirdi ve bana, dışarı yemek bırakacağını söyledi.
Bu olaydan sonra okul dönüşü beslenme çantamdan kalanları birkaç aç köpeğe verdim. Eve döndüğümde Elevan beni karşıladı ve üstüme atladı. Onu sahiplendiğimize bir kez daha çok sevinmiştim. Mamasını verip birlikte televizyon izledik. Elevan’ı ve bütün hayvanları çok seviyorum ve bence herkes sevmeli.