Bir yazar olarak toplumumun eserlerime gösterdiği ilginin sınırlı olması benim için zorlayıcı olsa da yazma tutkumu sürdürüyorum. Büyük yazarlar genellikle kitaplarını kendi satmaz ancak benim durumumda kitaplarımın tanıtımını bizzat üstleniyorum çünkü kitaplarıma yeterince ilgi gösterilmiyor.
Güne genellikle somurtkan bir yüzle başlıyorum. Ancak günü daha olumlu bir atmosferle karşılamak için yüzümü yıkadıktan sonra kahvaltı yapıyorum. Kahvaltının ardından özenle seçtiğim kıyafetlerimi giyiyor ve yazdığım kitapları hazırlayıp kitapçıya götürüyorum. Reyonlarda kitaplarımı düzenleyip satmaya çalışıyorum ancak ne yazık ki çoğu zaman kitaplarım satılmıyor. Ancak bazı günlerde öğlene kadar kitaplarımın stoku tükeniyor ve eve dönüyorum.
Kitap satışı sonrasında kitapçı ile bir restoranda yemek yiyoruz ve ardından dükkana geri dönüp kitaplarımın satışına devam ediyorum. İşim akşam sekizde sona eriyor ve kalan kitaplarla evime dönüyorum. Eve vardığımda kitapları yerine koyuyor ve ardından markete gidip ucuz malzemeler alarak yemeğimi hazırlıyorum. Akşam yemeğimi yedikten sonra günlük televizyon izleyerek haberleri takip ediyor, üstümü değiştirip dişimi fırçalayarak günü tamamlıyorum ve yatıyorum.