Merhaba benim adım İrem. Bugün sizlere nasıl bir günümü görünmez geçirdiğimi ve nasıl görünmez olduğumun hikayesini anlatacağım. Şimdi lafı fazla uzatmadan anlatmaya başlayayım. Haftanın uzun günlerinden bir gün okulumuzdaki bilim laboratuvarında arkadaşlarımla beraber ders çalışıyorduk ki ben okuduğum kitabın arasında bir parşömen kağıdı buldum ve hemen okumaya başladım. Arkadaşlarım neye o kadar dikkatli baktığımı merak edip sordular, ben de onlara parşömeni gösterdim fakat onlar bana arkasında bir şey yazdığını gördüklerini söylediklerinde çok şaşırdım. Çünkü parşömenin arkasında yazan abuk sabuk cümleyi bana okuduklarında birdenbire görünmez oldum ve sadece bana bu abuk sabuk cümleyi okuyan iki arkadaşım beni görebiliyorlardı. Ben de bunun keyfini okulda en gıcık olduğumuz kıza karşı kullanmamızı önerdim. Arkadaşlarım hemen kabul etti. Biz de önce onun üstüne yemek dökmekle başladık. Fakat fen bilimleri öğretmenimiz önceden bu durumla karşılaşmış olmalı ki hemen görünmez olduğumu anladı. Sonra bana bu parşömeni yıllardır aradığını fakat bulamadığını söyledi ayrıca nasıl görünmez olmaktan beni kurtaracağını bilmiyordu. O zaman bunun tek bir yolu vardı. O da fen bilimleri öğretmenimizi bu durumdan kurtaran fen bilimleri öğretmenini bulmaktı. Bu, günümüz şartlarında pek de zor olmadı ve sonunda okul çıkışında buluşup eski öğretmeni ziyaret ettik. O benim de görünmezleştiğimi öğrenince çok güldü ve bana bundan kurtulmanın tek yolunun şu harfleri söylemek olduğunu söyledi. İşte harfler: acfmfngkbmdjcöskdmöösmnflçanjsasşmdv. Ve sonunda görünmez değildim.