Herkese merhaba. Bugün hiç unutamadığım bir anımı anlatacağım. Anı dediğim de pek güzel değildi. Yaklaşık dört yıl önce Almanya’ya anneannemleri ziyarete gitmiştik. 2 hafta sonra Ankara’ya dönmek için hava alanına vardık. Tam uçağımızın havalanmasına iki saat kalmıştı. Eylül, yani kardeşim o zaman 1 yaşındaydı. Annem Eylül’ü yerden kaldırdı ve o an kardeşim herkesin ortasında ağlamaya başladı. Ben de annem de ne olduğunu anlamamıştık. Eylül bir süre uyudu ama uyandığında ağlamaya devam etti. Annem çok telaşlanmıştı çünkü Eylül’ün kolu çok şişmişti. Ben ne olduğunu pek anlayamamıştım. Birden orada bulunan herkes annemle kardeşimin etrafında toplanmıştı. Uçağın kalkmasına 1 saat vardı. Bilet almak için çalışan görevliler hemen ambulans çağırmıştı. Uçuşumuz saatler sonrasına alınmıştı ve böylelikle biletler yanmamıştı. Ambulans geldikten sonra bizi hastaneye götürdüler. Beni öne almışlardı çünkü Eylül’e serum takacaklardı. Bazen ambulansı kullanan adam beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama ben o sırada çok ağlıyordum. Almanya’da doğmama rağmen Almanca bilmiyordum bu yüzden adamı anlayamamıştım. Hastaneye vardıktan sonra bizi bekleme odasına almışlardı. Doktor bizi çağırdığında içeri girmemizle çıkmamız bir olmuştu. Eylül’ün kolu çıkmıştı ve doktor 10 saniye içinde kolu geri yerine taktı. Bu arada ambulansın geçtiği kırmızı ışıkların parasını bize ödetmişlerdi. Normalde sabah olan uçuşumuz saat altıya alınmıştı. Neyseki sağ salim Ankara’ya dönebilmiştik. Bu yazım bu kadardı. Okumaya zaman ayırdığınız için teşekkür ederim.
14 Yıllık Hayatımın En Zor Günü
(Visited 88 times, 1 visits today)