Sevgili oğlum
Şu an 14 yaşındayım ve bana ödev olarak “Gelecekteki çocuğunuza bir mektup yazın” diye kompozisyon ödevi verildi ve bu mektubu yazmak için bilgisayar başına oturdum, ancak klavyeler bana ben klavyelere bakıyorum.
14 yaşındaki bir çocuk gelecekteki çocuğuna mektubunda ne yazar diye düşünüyorum, sanırım ilk aklıma gelen şey aramızdaki teknoloji gelişiminden kaynaklı olarak senden böyle bir ödev istendiğinde muhtemelen klavye tuşları ile yazmayacağını düşünüyorum.
İleriki yıllarda teknoloji gelişecek ve bizim kullandığımız birçok ürün sana çok ilginç ve komik gelecektir. Çünkü aynı durumu şu an bende yaşıyorum mesela babam eskiden plastik bir kutu içinde ince şeritli bantlar olan adına kaset denilen ve sınırlı sayıda parça alabilen bir şey ile müzik dinliyormuş bunu da adı teyp olan bir aletle dinlemek mümkünmüş bu bana çok ilginç geldi.
Ben şu an istediğim bir şarkıyı hem görüntülü hem de istediğim kadar internet üzerinden dinleyebiliyor, kendime göre uyarlayabiliyor ve hatta kendim bile video çekip tüm dünyaya yayınlayabiliyorum.
Ne kadar ilginç değil mi oğlum, arada sadece 20-25 yıl fark var, ancak insanoğlu her türlü gelişime açık olduğu için babam da yeni teknolojiye çabuk uyum sağladı artık o da telefonundan müzik dinleyebiliyor. Babam bir ara bana dedi ki “oğlum nerden aklımıza gelirdi ki evde üzerinde dantel olan salondaki telefonumuzu pantolon cebimizde taşıyacağız” diye bende ona dedim ki “baba dantel nedir?” işte olay bu kadar komik.
İşte böyle tatlı oğlum hayat ve hayatın bizlere sunduğu birçok şey zamanla o kadar hızlı değişiyor ki hepsi insanoğlunun daha hızlı, pratik, kolay yaşam ve refahı üzerine gelişiyor.
Ancak şu yaşımda anlayabildiğim ve değişmesini istemediğim tek şey, çevremde sevdiğim insanların varlığıdır. Annem, babam, kardeşim ve arkadaşlarım ile birlikte yaşamak, sevdiğim sporları ve heyecan duyduğum, beni mutlu eden şeyleri yaşamak ve sahip olmak hayatımdaki en önemli şeydir diye düşünüyorum.
Canım oğlum 14 yaşımda yazabileceklerim bu kadar biliyorum çok dolu dolu bir mektup olmadı ama ileride hayata dair sana yazacağım çok daha güzel ve sürükleyici mektuplar olacaktır. Oğlum inan ki ileri yaşlarda sana yazacağım mektupları bende çok merak ediyorum, neler yaşayacağım, neler göreceğim, neleri seninle paylaşacağım, sana ne gibi öğütler ve tecrübeler anlatacağım hep beraber göreceğiz, kısaca ben hayatı yaşayarak öğreneceğim, sende büyük bir keyifle okuyacaksın. Sonra belki ileride kendi çocuğuna, torunuma aynı mektuplardan yazacaksın.
Seni çok seven 14 yaşındaki baban
Mert GÜLTEKİN