Bugün planladığım gibi tek başıma kitap fuarına gittim. Bütün kitapları tek tek inceledim ama benim tarzım değildi. Baktığım kitaplar çok ilgimi çekmiyordu. Bir saat sonra istediğim kitabı buldum. Kitabın kapağından aksiyonlu ve güzel olduğu anlaşılıyordu. Oysaki kitap çok satılmamıştı. Kitabı satın aldım ve fuardan çıktım. Evimin yanındaki parkta ağacın altına geçip kitabı okumaya başladım. Kitaba o kadar dalmışım ki saatin geç olduğunu anlamamıştım ve saat sekiz de toplantım vardı. Geciktiğimi fark ettiğimde koşa koşa evime gittim, hazırlandım, yola çıktım. Neyse ki ofis evime yakındı. Özür dileyerek ofise girdim ve toplantı bittikten sonra evime gidip erken saatte yattım. Uyandım ve kitabı okumaya devam ettim. Bir günde 70 sayfa okuduktan sonra küçük çaplı bir şok geçirdim. Kitap ilerledikçe daha çok sürükleyici oluyordu. Kitabın 120. sayfasına geldiğimde el yazısıyla yazılmış bir cep telefonu numarası gördüm. Ne olduğunu merak ettim. Numarayı aradığımda çok tanıdık bir ses duydum. Bu ses Türkiye’ye yeni gelmiş kardeşim Ali’nin sesiydi. Çok şaşırmıştım, aynı zamanda çok da mutluydum. Evime geldi ve ona niye bana önceden kitap yazdığını söylemediğini sordum. Bana kitabı yeni bitirdiği ve işleri çok yoğun olduğu için söylemeye zamanı kalmadığını söyledi. Ertesi gün kitabı bitirdim ve okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Bana eğlence katan ve hayatımı renklendiren kitap için kardeşime teşekkür ettim.
120. Sayfa
(Visited 35 times, 1 visits today)