HEVES

Ailemle markete gitmiştik. Marketten arabaya doğru yürürken şampanya rengi kahverengi gözlü yavru bir köpeğe denk geldim. Babama, onu eve götürebilir miyiz? diye sordum. Ancak o sokak köpeklerini eve alamayacağımızı söyledi. Ama ben ona çok bağlanmıştım. Ertesi gün okulda sürekli olarak onu düşündüm. Okul bitti. Servis kullanmıyordum çünkü evimiz okula çok yakındı. Eve doğru yürürken yine o köpeği gördüm. Hızlıca onu alıp çantama koydum ve hava alsın diye çantanın fermüarını açık bıraktım. Adı ne olsun diye düşündüm ve sonunda “Heves’ e” karar verdim. Çünkü çok heyecanlı ve hevesliydi. Tam bunları düşünürken Heves çantamdan kaçtı ve koşmaya başladı. Onu yakalamaya çalışırken direğe çarptım ve bayıldım. Gözlerimi açtığımda bana dikkatle bakan hiç tanıdık gelmeyen bir çift kahverengi gözle karşılaştım. Bu Heves’ ti Sonunda kendime geldim ve direğe baktım. Bir kayıp ilanı vardı. Kayıp olan yeni köpeğim Heves ’ti. Hevesten ayrılmak istemiyordum ama onu sahibine vermeliydim. Kayıp ilanında yazan telefon numarasını arayıp evimin konumunu belirttim. Heves’ in sahibi benim yaşımda bir çocuktu. Bu arada heves erkekmiş ve adı da Zühtü imiş. Çocuk bana istediğim zaman gelip Zühtü ile oynaya bileceğimi söyledi. Artık çocukla arkadaşız ve Zühtü’yü her gün görmeye gidiyorum yani herkes kazandı.