Cumhuriyet aslında günlük hayatımızda sıklıkla kullandığımız bir kelime.Ağızdan çıkması bir o kadar kolay olsada kullanıma kazandırılması bir o kadar zor bir kelime , cumhuriyet.
Uğruna litrelerce kan dökülmüş , öncülüğünde de sarı saçlı mavi gözlü kalbide bağımsızlığın rengine boyanmış bir adam ve onun emrindeki her yaştan kadın ve erkek.Hepsi farklı anaların karnından aynı amaç uğruna doğmuş milyonlarca insan. Hepside bir daha ailelerini , çocuklarını , eşlerini , dostlarını bir daha göremeyecek olmalarına rağmen ona razı olmuş yürekleriyle tek bir şey için savaşmaya hatta gerekirse ölmeye hazırdı bu millet.Bu ülke topraklarının yüz yıllar sonra , onlar bu topraklardan göçüp gittikten sonra bile bu ülkenin insanlarının özgürlük içinde yaşayıp kalbininde bu bağlamda özgürlük ve bağımsızlık için atması hazır bir millet.Sonuçta biz özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir diyen bir liderin neslinden geliyoruz.
Bu özgürlük savaşının yanında o dönem de bazı ülkelerde insandan bile sayılmayan kadınlarımız , kız kardeşlerimiz , annelerimiz…O sarı saçlı dev adamın en önemli önceliklerinden biri kadınlarla erkekleri bir tutmaktı onun için. Bu yolda da bir çok yenilik getirdi ülkemize. Bunlardan bir kaçına değinmek isterim , bunlardan ilki eğitim ve öğretim hakkı eskiden kadınlarla erkekler ayrı okullarda ayrı eğitimler alırken Atamız’ın getirdiği yasayla bu eğitim bir olmuş kızlı erkekli sınıflarda herkes aynı eğitimi almaya başlamıştır.Bu haklardan bir diğeri ise seçme ve seçilme hakkıdır.eskiden sadece erkekler ülkeyi yönetebilir ya da herhangi bir devlet makamında onlar bulunurken Atatürk’ün getirdiği yasa ile birlikte devlet makamlarında kadınlarında kadınlarında yer alması sağlanmıştır.Değineceğim bir diğer hak ise düşünce , kanaat ve ifade özgürlüğüdür. Cumhuriyetin ilanından önce padişahın aleyhine söylenen en ufak lafta iş idama kadar gidebilecekken bu ana yasa ile birlikte herhangi bir kişiyi ya da bir durumu eleştirmek belli sınırlar içinde serbest olmuştur.
Bu kadar bahsettiğim ve kanla kazanılmış cumhuriyet bu yıl yüzüncü yılına girdi ve bu olguyu yaşatmak ve bizden sonraki nesillerede bunu yaşatabilmek için gereken her şeyi yapacağımıza şüphe yok. Bizden önce bizim bu topraklarda özgürce yaşamamız için bu toprakların her karışına ter ve kan döküldü. Bastığımız her yerde bir şehitimizin kanı ya da o fedakar analarımızın bir asır önce döktüğü terin üstünden geçiyor oluruz ve bu bize şu anda çok bir şey çağırıştırmasa da aslında dünyada eşi benzeri çok az olan bir şeydir.Bu yüzden çok yaşasın cumhuriyet!