Ne kadar uzun bir süre geçse bile asla unutamayacağımız Ata’mızın bize armağanı, özgürlüğümüzün imzası, Cumhuriyet, bizimle birlikte, hep beraber 100. yaşına bastı!
Ata’mızın bu şanlı emaneti bizlere hediye etmek için ne kadar uğraştıysa, bizlerde bu armağanı o kadar korumalıyız !
Asla bilemeyiz… bu emanetin arkasından dökülen o kanı, kaç cocuk, genç, kaç evlat babası hayatlarına göz yumdu… Kaç kadın nişanlısını bir daha göremedi, ne kadar cocuk yetim kaldı asla bilemeyiz. Bunların hepsi neden şuanda, burada, bu özgür ve bağımsız topraklarda ayakta, sağ bir şekilde durmamızı sağlayan sebeblerdir! Bunları unutmamalıyız, gözardı ise hiç etmemeliyiz.
Mustafa Kemal Atatürk nasıl bize eğitim, sağlık, seçme ve seçilme, en önemlisi olarak yaşama ve daha nice haklar verdiyse, bunları göz pahasına korumalıyız, bunları el adamlara vermemeliyiz. Çünkü ne zaman bunu yaparsak işte o zaman bize verilen emaneti ve sözümüzü tutamaz ve bunca feda olmuş insanı hiçe sayarız, bizler için verilen, bu günleri görmemizi sağlamak için kanla sulanmış toprakları, özellikle bu canı sanki hiçbir şeymiş gibi tozlu raflara koyup oracıkta çürümeye bırakırız.
Bizler ”Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.” diyen Atatürk’ün evlatlarıyız, eğer Cumhuriyet’i, bizim özgürlüğümüzün ve bağımsızlığımızın imzası ve de bu cevher değerindeki toprakları gerekirse canımız ve kanımızla sulandırmaya hazır olmalıyız!
Sadece bizler için uğraşan, caba gösteren Ata’mız bunlarla yeterli kalmayıp şuanda da kullanmakta olduğumuz alfabeyi inkılap etmiştir, bizler için dağılmış eğitim sistemini bir araya getirmiştir. Bunlar aynı diğer değerlerimiz gibi önemli bir yer taşımaktadır, bizlere bunların nasıl getirildiği, nasıl zorluklarla hayat bulduğunu destan gibi anlatılması gerekir!
Cumhuriyet’i bize Ata’mız vermiştir, bu cennet gibi toprakları vermiştir ve bizlerde bu ülkeyi yüceltmek için caba vericekler bizleriz, gözlerimiz boyanmamalıdır, cahil olunmamalıdır. Herkesin cinsiyet farketmezsizin okullara gidilmeli, iyi eğitim alması şarttır. İşte bizim bu milleti geliştirmekten geçen yolumuz bu yollardan geçer, bu yüzden Mustafa Kemal Atatürk eğitime bu kadar önem vermiştir ve bu dünyaca tanınmış Liderimizin yüzünü kara çıkartmak Türk milletine ne layık görülür, ne de yakışmayan bir davranıştır.
Bu destansı tarihimizi küçüklerimize aşılamamız gerekmektedir. Çünkü bir gün bizlerde hayatta olamayacağız, bu topraklar gelecek nesillere kalacak, eğer biz bunları yapamazsak bizler yokken kimler bu cennete bakacak? Kimler milli değerlerimize sahip çıkacak? Tabikide hiç kimse…
İşte bu yüzden Türk milleti olarak Cumhuriyet’imizin 100. yıl dönümünde kardeşçe, birbirimize sahip çıkarak, coşkulu bir şekilde daha nicelerine koşmak umuduyla bu günü kutlayalım!