100. YIL ZAMAN MAKİNESİ

Rana: Oh! Sonunda bitti şu makine!

Aylin: Evet, doğru. Yıllar geçti anca şimdi bitti!  Ne makinesi? Zaman makinesi! Doğru duydunuz, bir zaman makinesi yapmışlar! Şok edici… Ama test etme vakti geldiğinde ne olacak? Ya çalışmazsa? Ama umarım böyle bir şey olmaz.

Kemal: Hey; Rana, Aylin!

Aylin: Ne oldu Kemal?

Kemal: Makineyi test etmezsek çok kötü şeyler olabilir! Bu yüzden… Kim test edecek?  Bir sessizlik oldu, sonunda Aylin test etmeye cesaret etti. Çok cesurca değil mi?

Alinda: Dur Aylin, dur! Zeynep ile benim yaptığım saati de yanına al!

Aylin: Neden?

Zeynep: Çünkü takmazsan eski tarihin atmosferi sana zarar verir ve biz bunu istemeyiz, sen benim aile üyem gibisin.

Ve böylece Aylin saati takar ve 1919 yılına yani Kurtuluş Savaşı’ı zamanlarına gider.

Aylin: Aaaaaa! Nereye düştüm ben? Çok fazla çatışma sesi var ama bizim millet sopalarla savaşıyor. Neyse, en azından ben onlara yardım getirdim!

İşte Aylin savaşa destek için son teknoloji silah getirmiş. Güzel güzel yemekler bile getirmiş!

Bir ses duydu:

-Psst! Hey sen! Kız gel buraya ateş edecekler sana, çabuk gel.

Aylin: Hhmmm, tamam! Onu çağıran kişiler askermiş. Birisi Batuhan, diğeri Eymen Hasan’dı. Onları görünce hemen onlara silah verdi. Eymen Hasan ve Batuhan çok mutlulardı. Aylin’e çok teşekkür ettiler.

Aylin: Haydi  herkese şu silahlardan dağıtalım, lazım olur kesin! Komutanınız nerede?

Batuhan: Sığınakta diğerlerine motivasyon veriyor. Ona da mı silah vereceğiz?

Aylin: Evet.

Eymen Hasan: Sığınakta çok fazla asker var, oraya gidelim ve üçü de savaşı kazanacaklarına inanıyorlardı.

Aylin ve Batuhan silahları dağıtırlar ve savaşa hazır hissederler. Atatürk bile aramızdaydı. Aylin düşmanların geldiği yolun önüne geçti ve bağırdı: “BEN BU GÜZEL MİLLETİN PARÇASIYIM! SİZ DÜŞMANLAR BİZİM KARŞIMIZDA YANARSINIZ, YA İSTİKLAL YA ÖLÜM!” diye haykırdı. Ulu Gazi Mustafa Kemal sonra bütün Türk milleti yeni kasklarla, yeni silahlarla ve en önemlisi gözlerinde bir umut ışığı ile gelir. Sonra da bütün düşmanlar yenilir. Son iki düşman kalmıştı, tam birisi Batuhan’a ateş ettiği zaman Eymen Hasan, Batuhan’ın önüne atlar ve onun hayatını kurtarır!

Batuhan: Hayatımı kurtardın! Bunu asla unutmayacağım! Ben sana minnettarım!

Eymen Hasan: Bir şey değil. Sen benim bir parçamsın, ben seni seviyorum, hem de çok.

Atatürk: Aylin sen çok iyi birisin, sen benim yerime bile geçebilirsin. Ama sen kendi zamanına gitmelisin. Umarım bir daha gelirsin, kendine iyi bak. Güle güle git.

Aylin: Belki gelirim. Hoşça kal Eymen Hasan, Atatürk ve Batuhan. Sizi özleyeceğim kahramanlarımız! Sizi ve M. K. Atatürk’ü çok seviyorum!

(Visited 32 times, 1 visits today)